Poyraz Karayel benim hayatım için de ilginç bir dizi.
Yazıları hep aksayan, tökezleyen, sonundaysa yerini bulan- her nasılsa.
16. bölümü İstanbul’da seyrettim. O sırada yazmayı düşünemeyecek kadar karmaşıktı kafam, yatak ve yanımdaki kişinin ruh hali.
17. bölümü ise Ordu’da, tiyatro oyunu provalarımın molalarına paylaştırarak seyrettim.
18. bölüm İzmir’de, turne için gittiğim bir konukevinde buldu beni.
Son bölümüyse, nihayet, evimde canım epey sıkkınken seyrettim.
Böyle dökümü yapıldığında pek acayip bir tablo gibi görünüyor değil mi?
O yüzden diyorum ya, Poyraz Karayel benim hayatım için de oldukça ilginç bir dizi.
Neden böyle olduğunu en yakın gelecekte öğrenmeyi umarak, dört bölümün tamamı hakkında bir şeyler yazmaya çalışacağım. Umarım başarılı olurum.