Derya, yine büyük bir savaşın ortasında… Ben Kübra ile kıyaslamıyorum Derya’nın mevzusunu, çünkü Derya kendi içinde bu olayın bir mukayesesini yapabiliyor. Derya, her zaman sivri dilli oldu zaten ve hiçbir zaman lafını sakınmadı. O yüzden kendisine bir şeyleri dayatmaya çalışan Yiğit, Ender ve Selim’e çemkirmeleri şaşırtıcı ya da ekstrem bir durum değil. Derya Nihat konusunda hiç olmazsa kendisini frenlemeye çalışıyor ama farkında değil ki pedal bozuk. Ve ben Nihat’ın Derya ile ilgili samimiyetine de inanıyorum. Gerçekten seviyor sanki, herhangi bir dalavere yok gibi… Derya için her şey, her zaman çok zor oldu ama bu sefer daha büyük ve daha tehlikeli bir oyunun içinde. Bir yanda kendisi ve geleceği, diğer yanda dostları ve âşık olduğu adam… Neresinden tutsa elinde kalacak, neye karar verse birileri zarar görecek. Dileyelim ki filler tepişirken, çimenler haddinden fazla ezilmesin.