Benim dizide en çok sevdiğim şeylerden biri Joan’un o bölüm ne giydiğini görmek. Karakterinizin giydiklerine katkınız var mı? Kostüm sorumlusuyla birlikte mi çalışıyorsunuz? Gerçek hayattaki giyiminiz hangi açılardan farklı Joan’dan?
A, şahane bir soru. Diziye başlarken özellikle üstünde durulan noktalardan biri Watson’ı jilet gibi bir karakter yapmaktı. Hep takımlar giyen, çok ciddi ve ukala bir karakter. Bu da bir fikir elbete ama ben biraz bundan sapmak istedim. Watson’ı hafiften gevşek bir karakter yapmak istedim. O beyaz ceketi epey çok giyiyor evet, ama bazen öyle jilet gibi ütülenmiş oluyor ki ceket, özellikle buruşturuyoruz çekimden önce. Biraz salaş görünmesini istiyoruz Watson’ın. Ama tabii kendini giydiklerinin içinde rahat hissetmesi çok önemli. Bazen giydiği şey harika oluyor, ona çok yakışıyor filan ama sanki tekrar Ally McBeal dizisindeymişim gibi hissediyorum kendimi. Bu çok sık olmasın diye, üste oturan, hatları gösteren giysileri pek kullanmıyoruz. Zaten her şeyinin mükemmel bir uyum içinde olmasını, şahane görünmesini de istemiyoruz. Ben Watson’ın giydiklerini beğeniyorum, bazen aynısından gidip satın da alıyorum. Ama dürüst olmam gerekirse, günde 14 saatten sekiz gün boyunca sırtından çıkmayan bir giysiyi bir daha pek görmek istemiyor insan. Watson’da dikkat ettiğimiz en önemli şey, sürekli pantolon giymemesi, bol bol elbise, etek giymesi. Feminen yanı kaybolsun istemiyoruz.
Sherlock ve Watson ikilisinin ezelden beri sevenleri vardır. Watson’ı kadın bir karakter olarak oynamak riskli değil miydi?
Riskliydi evet ama hayatta risk almasam şu an belki bir sekreter olarak çalışıyor ya da Soho’da tezgahta tişört satıyor olurdum. Hayatım büyük bir risk zaten. Risk almasam Ally McBeal’de olmazdım.. Üç beyaz Amerikalı kadının meşhur ettiği Charlie’nin Melekleri’nde olmazdım. Watson’ın cinsiyetini, ırkını değiştirmek büyük adım evet, ama ileriye doğru adım atmak için değişiklikler yapmalıyız. Bu bazen tutar, bazen tutmaz. Dizi başarılı olmayabilirdi ama başarısızlık nedeni Watson’ın kadın olması da olmayabilirdi. Hikayeyle, karakterlerle ilişki kuramayabilirdi izleyici. Çok abartmadan şunu söyleyeyim ki, insanlar risk almasa ben bugün hala çekçekle insan taşıyan biri olabilirdim.