Zafer beni çileden çıkarmak için gün sayıyor. Cidden. Kurduğu komplo başına geçecek de, hepimiz kurtulacağız ondan. Bu bölüm yanında kızı, üstüne bir de Ayşegül olduğu için üzerine kurulan komployu eski tül perdeler gibi kaldırıp atmayı başaracak ama sonra, bir gün mutlaka ölecek. Ölecek. Ölecek. (Biraz abarttım mı acaba?)
Sinan’ın içine düştüğü (ya da Efe tarafından düşürüldüğü mü demeliyim?) durum sonrası yaşadıkları pek açmadı içimi. O sahneler atlasa, geçse gitse diye bakıp durdum ekrana. Neyse ki çok sürmedi.
Mahir’i yeniden gördük, bu iyi oldu. Devamı da gelecek bence. Gelsin de zaten!
Canancım’a sinir oldum, Ünsal’ı çok çabuk affetmiş gibi görünüyordu. Oysa ne hırçınlıklar beklemiştim ondan- boşuna mı Canancım dedim? Boşa gitti. Artık o sıradan, sıkıcı, iç daraltan tavrıyla Canan oldu benim için, yeniden. Ünsal’ı dize getiremeyen, getirse de süreklilik sağlayamayan Canan’a Canancım der miyim ben? Demem!
Öyle işte.
Bu bölüm de kazasız belasız, kimse öldürülmeden bitti.
Kimse ölmeden.