Ali daha ne kadar peşinde olacağını sorduğunda, Selin’in “Sen iyileşene kadar,” demesine şiirler yazılır, şarkılar bestelenir hatta o cümleden film yapılır, film.
Sen iyileşene kadar, ne kadar güzel, ne kadar naif bir cümledir. Yaraların var, sardırmıyorsun ama izin ver iyileştiğini göreyim, demektir. Gözyaşını akıtmıyorsun ama bileyim içine de akmadığını, demektir. İzin vermiyorsun tutmama, bari yumruk olmasına engel olayım ellerinin, demektir. Selin’in şefkati, sabrı, özverisi, sevecenliği öylesine büyüleyici ki, yıkamayacağı duvar, aşamayacağı engel yok.
“Ben senin için korktum,” diyor ya hemen diniyor Ali’nin gözlerindeki fırtına, hemen gülümsüyor güneş bulutların ardından. Selin, her zaman açık sözlü her zaman net, asla arafta bırakmıyor, neyse o. Ali biraz daha mesafeli, daha kuşkulu çünkü onun kalbi daha erken düştü aşka, o Selin’e baktığında kalbinin artan ritmine hazırlıklı değil henüz.