Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
CW Network’ün bu sezonki en büyük çizgi roman bombasıysa Flash ve Arrow’un ortak bölümleri oldu. Daha Flash’in ilk bölümde, Starling City’e gidip Arrow’la kısa bir görüşme yapmasıyla başlayan ortaklık tüm sezon boyunca sürdü. Team Arrow ve Team Flash’in komple birlikte çalıştıkları bölümler en çok dikkat çekenleriydi. Özellikle kısa süre de olsa Flash ve Arrow’un kapışmasını bize izlettiği için ancak iki dizide de hikayeye yön veren asıl crossover bölümleri tek tek karakterlerin diğer diziye konuk oldukları oldu. İki süper kahraman kendi şehirlerinde ne kadar büyük dertlerle uğraşıyor olurlarsa olsunlar (Arrow, çizgi romanlarda Batman’in hikayesi olarak bildiğimiz hikayeyi kendine yamamakla meşgulken mesela) sezon finallerinde birbirlerine yardım etmek için kısa süreliğine diğer tarafa geçtiler. (Hatta Barry, Starling’i geçip Team Arrow’a yardım etmek için Nanda Parbat’a kadar gitti) Bu geliş gidişler yeni sezonda da devam edecek dahası bu tarz ortaklıklar yeni bir dizi daha doğurdu: DC’s Legends of Tomorrow. Flash’in sezon finaliyle birlikte Legends Of Tomorrow’un hikayesi de başlamış oldu. Şimdiye kadar Flash ve Arrow’da gördüğümüz ATOM, White Canary, Firestorm, Captain Cold ve dahası, muhteşem karizma Rip Hunter’ın öncülüğünde bir araya geliyor. Flash’in sezon finalinde Eobard Thawne’un selam çaktığı Rip Hunter çizgi romanlarda özellikle Time Masters’la ünlenmişti. Zaten dizide de bu şekilde yer alacak. Arrow ve Flash’in de yardımıyla kurduğu efsaneler ekibi, sürekli olarak zamanlar arası yolculuk yapıp dünyayı yok olmaktan kurtaracak.
