Psikologun yalanı yatsıya kadar yandı

Diğer tarafta Zeynep’in hiçbir şeyi umursamaz tavırlarından korkan arkadaşları Selin’in öncülüğünde, bir psikolog ile tesadüfen karşılaşma planını uygulamaya soktular. Fatih de Zeynep’i alıp gitti yanlarına. Kafede otururlarken Selin güya butik sahibi arkadaşı ile karşılaştı. Kadın masaya oturdu ve konuya kafadan bir giriş yaptı. Morali çok bozukmuş, bir kardeşi olduğunu 30 yıl sonra öğrenmiş. Tabii konuşmaya dikkat kesilen Zeynep kadına sorular sormaya başladı ama o sırada kadını tanıyan biri masaya yaklaşıp “Psikolog hanım nasılsınız?” deyiverdi. Tabii Zeynep bu duruma fena kızdı. Hatta kızmak ne kelime, bayağı kükredi. En çok da Fadik nasibini aldı.

Hızını alamayan yaralı Zeynep babasının evine gitti. Öğrendiği andan beri reddettiği duygularını daha şimdi kusmayı başardı. Önce halasına hışımla bağırdı: ‘seninle sonra hesaplaşacağız hala!’

Sonra babasının karşısına geçti. Ve asıl büyük, en büyük laflarını babasına etti: “Bir çocuğu anne hasretiyle büyütmeye hakkın yok. Siz benim için öldünüz.”

Kızmayacağına söz ver

Biraz da olsa sakinleşen Zeynep hayatta güvenebileceği bir tek Fatih kaldığını düşünüyordu. Tabii Fatih bu sözlerin altında ezildi, gerçeği kendisinin de bildiğini söylemeye çalışsa da Zeynep’in tepkisinden korktuğu için ağzını bile açamadı. Ama sadece şu sözü alabildi Zeynep’ten, bir şey olduğunda anlayıp dinlemeden hemen kızmayacaktı, yakıp yıkmayacaktı.  

Bu arada iki dünür Şevket ve Fehmi dertleştiler. Birbirlerine moral olmaya çalıştılar. İlk günlerde birbirlerine silah sıkan, kavgalarla karakollara düşen dünürler şimdi dertleşir olmuştu. Bu da içimizi ısıttı. ☺

İki dünür dertleşedursun diğer tarafta da Fatih kardeşi Selin ile dertleşti. Ona korkularını anlattı. Zeynep’in onu terk etme korkusunu… Ama moral verdi abisine Selin: “Zeynep seni terk etmeyecek!”