Yazan; Ferhan Öz
Ayşe: "Bana dokunmayan yılan bin sene yaşasın" ve yahut "Damarima basarsan şeytan kesilirim". Bu deyimler kesinlikle Ayşe'yi anlatiyor. Yumuşak, vicdanlı, anlayışlı ve yardım sever bir genç kız. Amma ona dokunursan veya sevdiklerine, o zaman 180 derece döner, yumusak Ayşe gider sert Ayşe gelir (bakınız Kendal'a çıkışları, avluda Özlem'e saldirmaıi) Sibel de bir nevi Ayşe'nin damarına bastı. En hassas yerinden vurdu "annesizliğinden". Sibel Ayşe'yi onca sene annesiz bıraktı, Ayşe bunu tabii ki kolay kolay affetmeyecektir. Çünkü Ayşe bunlari hemen hazmedecek, affedecek bir karaktere sahip değil.. Zaten kendisi de iç alemiyle bir mücadele içinde. Bir yandan sevgi, özlem bir yandan kızgınlık. Ama sevgi her zaman galip gelip zamanla nefret duvarlarını yıkacaktır..Benim en çok merak ettigim Ayşe, Sibel, Kasım olayi ki bu hafta şükürler olsun ayni kadrajda gördük. :) Bu bile beni nasıl heyecanlandırdı. Bu üçlüden bal gibi sahneler çıkar, umarim guzel işlenir. Devamını bekliyoruz. Gelelim diğer bir konuya, Ayşe-Baran. Birbirlerini düşünmeleri, destek olmaları çok güzel ama her zaman söylüyoruz bunlar genç.. Gençler her şeyi dolu dizgin yaşayamaz mı? Artik daha genç gibi takılsalar diyorum?? Günümüzdeki sevgililer gibi. Bakın o zaman tadından yenmez. :) Su sıralar olayların çok dramatik bir düzeyde olduğunun da farkındayım fakat yine de Ikinci baharını yaşayan sevgililer modundan acilen çıkmaları gerekir. Ben Ayşe'nin her türlü sahnesini zevkle izlerim yeter ki onu görelim. :) Saygilar, sevgiler...