Ömer ve Sinan beraber büyümüşler. 15 senelik dostluk var ortada. Bu dostluğun fevri tarafı Sinan, sakin tarafıysa Ömer. Sinan'a bazen geliyorlar ve Ömer'in karakterini sorgulamak suretiyle bir delleniyor. Senin bu dostlukla zorun ne Sinan'cığım, Ömer'in ponçik kalbini kırıp kırıp neden parçalıyorsun? Açık açık anlat zorun ne Sinan, neden şimdi yeni bir savaş başlatıyorsun? Kardeşim madem Ömer senin dostun, sen onun aşkını gördün, demekki bu oyun konusunda da bu yüzden sustun, o zaman Defne'ye destek olsaydın da kız dört tarafı tehditlerle çevrili cenderesindeyken çıkış yolu gösterseydin. Sense kendini herhangi biri zannedip, şirket masanda şimdi kimi sevsem diye fizibilite raporlarını inceledin, unutmam. Şimdi istediğin kadar haklı ol Sinan, umrumda mı? Değil! Adama Kiralık Aşk tuttun, gittin ona bile aşık oldun. Baktın adam mutlu bu sefer şirketi batırıcam diye tutturdun, ben gördüm, oradaydım Sinan! Ellerinle Deniz'e o flash drive’ı verirken ben oradaydım. Ben gördüm, Deniz'e nasıl baktığını gördüm. Sen ne zaman birini sevmeye kalksan, olan bize oluyor, Ömer'ime İplikçi'me oluyor. Yemin ederim, sizin arkadaşlığınızı da ortaklığınızı da seven yerlerim yoruldu, şirket bir batsa da gitsek ya. Haklısın, Ömer lap diye "Hayır!" dememeliydi, Yasemin'e beslediğin, büyüttüğün aşkı görmeliydi evet, ama utanır insan bu kadar üste çıkılır mı? Sen Yasemin'i bir kere sevdin, kendimizi bir Kiralık Aşk oyununun içinde bulduk zaten, aynı aşkta bu ikinci edepsizlik nedendir? İnsan der ki, ben bu adama zaten bir hata yaptım, Allah'tan Defne garibim, iyi kız çıktı da belki yırtarım, zaten oyun bir gün ortaya çıkacak, bu arada fazla göze batar hatalar yapmayayım, ama nerde?
Durun durun, Ömer'e de geliyorum. Sen iki gün önce, Yasemin'le ortak olmaya hayır diyip, hangi özgüvenle Gallo'yla ortak olalım diyorsun paşam anlatsana biraz. Sinan işine duygularını karıştırıyor fazlasıyla da sen ne yapıyorsun acaba sorabilir miyim? Sen değil miydin, Defne'ye aşık olduğun için onun canını çıkartan patron? Onu Yasemin'e yem ederken iyiydi de şimdi n’oldu da konu Yasemin'in iş hırsları? Sen değil miydin, aşk acını unutmak için, mağaza açacam diye Sinan'ı gecelerce çalıştıran? Adam yıpır yıpır yıprandı, bankalarla toplantı yapıyoruz, "Defne'yi gördüm ben," diye tribe girip basıp gittin. Sinan sana dese ki, "Bana hisselerini ver," "Al kardeş," deyip ağzını açmaman gerekir. İş başka arkadaşlık başka mı oldu şimdi? Dostun için çiğ tavuk yiyeceğine, "the kadın" betimlememdeki Yasemin'imi ortak yap, New York'un gülünden daha delikanlı o. Aşk olsun Ömer İplikçi.
Yasemin ve Ömer konuşması tam olması gerektiği gibiydi. Ömer, oturduğu yerden Yasemin'in değişip değişmediğini sorgulayamaz. Yasemin'in Ömer'e yaptıklarının ve yaşattıklarının, Ömer gözünde, Deniz'den farkı yok bile. Ömer'e hep eksiler nakledildi bugüne kadar. Yıllarca İz'in izini geçiremeyip, sonrasında yalnız Defne'sini seven bir adam Ömer. Yasemin kendi ateşini söndürmek isteyen, sonra İso için bilardo masalarında show yapan akabinde de şimdi Sinan'la hayatı birleştirmeyi planlayan bir kadın. Sinan desen, Yasemin'den farklı değil de, Ömer bunu çok da dile getirmiyor. Daldan dala diye tabir ediyoruz kendisini, üstelik ortada Sude de harcandı, şimdi işinden de oldu. Yani Ömer kendince haklı, şimdi birbirlerini severler, ya sonra? Yalnızca kendine güvenenen bir adam olduğu için değil, biraz da Yasemin'den Sinan'ı korumak için, Ömer'in bu tavırları ve aynısını Sude için de göstermişti Sinan'a. Kendi kuzeninden ziyade, Sinan'ı kollamıştı bu aşkta da, unutmasan Sinan! Yasemin'e "Mevzu sen olduğunda farklı davranıyor" diye söylemesi de, oyun ortaya çıktığında, Sinan'ın bir kez daha Yasemin söz konusuyken, ne kadar keskin olduğunu görecek Ömer, üzülüyorum. Bari evlenebilse Yasemin&Sinan, değse en azından bir şeylere.
Sinan'ı ayrı haklı bulurum, Ömer'i ayrı ama ikisinin de olgunlaşamadığı noktaları, çıkarmaları gereken at gözlükleri var. Yasemiiiiin, sana kocaman bir kucak açıyorum annem, gel sen benim omzumda ağla. Her ne kadar Ömer kendince haklı da olsa, sen hiç haketmedin Ömer'in keskin sözlerini. Canın çok yandı ne yalan söyleyeyim seninle beraber benim de yandı. Yasemin gibi zamanında içten pazarlıklı, entrikal ve hırslı bir kadının, bugün Sinan'a zarar verdiğini düşünüp, hayatından çıkmayı göze alması, aşka yakışır bir davranıştı, takdir ettim ama durum bu değil. Üzülerek teşekkürler İso'm, her şey senin sayende! Yasemin&Sinan ilişkisinin arkasındayım ama Sude, fıldır fıldır geziyor ortalarda, başımıza açacağı işler var diyeyim, bu Sinan takıntısı normal gözükmüyor. Gece gece, almış baykuş gibi haberi, hoop Sinan'ın evine tünedi. İnsan bir soluklanır, nefes alır. Bir de “Arkadaşız biz, kim üzdü seni?” diyor Sinan'a. Tatlım ben söyleyeyim; "Tüm İplikçi'ler, teşekkürler."
Neriman İplikçi, oyunculuğuna hayran kaldığım güzel kadın. Bu hayatta insanlar, iyiler kötüler ve Nöro olmak üzere üçe ayrılıyorlar. "Sinir geldi tepemden" karikatürünü çok özlemişim, gözlerin seyirmesini de ^.^ Neriman'ın hayat derslerini, verdiği tavsiyeleri çok seviyorum, acaba aralara serpiştirsek mi biraz? Fikret'i gömer dediler hatta en çok Nöro gömer dediler ama Neriman kendi taktikleriyle Gallo'yu pek bir gömemedi, çok üzülmesin.
Ayol kız yüzsüz hayatım, ya da cemiyeti takmıyor olsun, farketmez benim için. Kendisinden nefret ettirme taktiği işe yarar mı bilmiyorum ama inanıyorum Nöro'nun mutlaka, bu yöntemle de hayat kaydırmışlığı vardır. Zaten Yasemin'e de buna benzer bir manipulasyon yaptı sayılır, kız hala ağlıyor. Allah da Sude'yi, Neriman'a Sinan'dan sonra bir de Deniz'i sevdirmek zorunda bırakmakla terbiye etmesin.
İyilerin de kötülerin de daimi dostu Koray Sargın. Bu hayatta en gıpta ettiğim insan karakteri olmak üzere kendileri. Ömer için etliye sütlüye karışmıyor diyoruz ama aslında etliye sütlüye karışmayan Koriş'imdir. Ben kimi daha çok seviyorsam onu korurum daha çok bu hayatta, haklıya hakkını teslim ederek ama. Biri sevdiğim bir insanın canını yakmışsa, benim tahammül sınırımı aşar. Koray, Yasemin&Sinan ilişkisinin Sude'nin canını yaktığını bilmesine rağmen, esirgemiyor Yasemin'den dostluğunu ve son ana kadar satmıyor da onu. Ben bu oyunu görmezden gelenler içinde en çok ona kızmıyorum işte. Ama Ömer, onu içinde olan iyilik duygusu için ne kadar sevdiğini öyle bir dile getirdi ki, Koray'a da "Seni bir kez affettim," diyecek diye düşünüyorum. Çünkü Ömer cephesinden baktığımız zaman, "Tarafsızlık, bazen omurgasızlıktır," sözlerini bir kez daha yaşatmış olacak Ömer'e. Her şeyinle yine harikasın Onur Büyüktopçu, gülmelere doyamıyorum.
Yazmış Google'a, en anlamlı dostluk sözleri, atmış hafızaya gelmiş Koriş'im, Ömer'in evine. Sinan ve Ömer'i barıştıracak. Ya Koray kadar zeki pek az kişi var ama dışarıdan bakıldığında asla belli etmiyor. Sevdi mi tam seviyor işte Koray, dost gibi dost. Herkese dost. Ne de güzel konuşuyordu dinlesene Ömer. Hemen bir Defne'ni görmek için bahane aramalar falan. Serdar Ortaç'la beş bilemedin on beş sene önce kavga eden Koray, adamdan ne istedin sorabilir miyim? Sen İso Bey'den korkacağına, Nihan'dan kork be Nihan'dan. Bir dondurma uğruna, adamları Sarıyer'den kaldırıp Levent'e kadar getirten Nihan kim bilir sana neler eder?
Açılın, gönlümün sahnesi dedim dedim inanmadınız, bakın ne oldu şimdi? Ne yalan söyleyeyim benim hayalimde, Nihan&Koray, kankaların dibi olacaklardı. Olsundu, büyük aşklar nefretle başlardı. Neden kavga ettiklerini dahi anlayamadım ama çok güldüm, döne döne güldüm, en çok ben güldüm. Bir baklava için bile kavga edebilirlerdi sonuçta ama bir ipte iki canbaz olmuyor işte. Yalnız Koriş'im seninle bir hukukumuz var, Nihan'ıma acaba kenafir gözlü demesen mi? Git New York'un gülüne falan söyle sen öyle lafları. Nihan'cığım ne demek yarım dünya? Ahahahah. Ömer İplikçi ağlıyor şuan, ekseriyetle beyninde dönüyor, ben kimim, buraya nasıl geldim şeklindeki cümleler. Ömer ki, Yasemin ve Koray kavgalarını çözme yollarını cebinden çıkardı da geldi, Nihan onun için yepyeni bir boyut. Nihan'ı ısrarla Passionis'te istiyorum. Koray hazır kendine asistan arıyor, buyrunuz size Nihan Topal in the Passionis sahneleri. Tadından yenmez bence. İso, Serdar, Nihan, Koray, Ömer ve Defne'sini "six pack kadro" ilan ettim ben, daha çok istiyorum! Ömer'i mahallede istiyorum, Sadri Usta'mla istiyorum, İso, Ömer ve Defne istiyorum. Çok şey mi istiyorum?