Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Arafta iki adam
Sezon: 1 Bölüm: 16

Dünyanın en kısa fıkrası Sibel'in güleryüzü değil, tam olarak bu tablo...

Kübra’nın herkesin yarasına merhem olmaya çalışma durumları canımı sıkıyor, çünkü hiç ama hiç samimi gelmiyor. Hala “Ben!” diyor Kübra… “Ben de o acıyı iyi bilirim,” diyor, “Ben de bunları yaşadım,” diyor… Bir yerinin ağrıdığını söylediğinde “Aynısından kaynımda da var,” diyen tiplerden… Destek olsun, olmasın demiyorum ama her şeyin arasına kendisine ait bir dram da sıkıştırmasın. Aynısını Yiğit, dayak yiyip eve geldiğinde de yaptı. Yiğit’e odaklanmamız gerekirken Kübra’nın çocukluk dramı sardı her yanımızı. Kübra biraz geri dursun, her şeyin ortasında durmasına gerek yok, her konuda fikir beyan etmesine de gerek yok. Annesini kaybedeli daha birkaç saat olmuş ve ailesi kendi babası yüzünden bu hale gelmiş birine kendi acısından bahsedip de “Kader,” demesin mesela ya da her şeyini kaybetmesine sebep olduğu kadına “Bak kendi işini yapamıyor, Yiğit yaktı tüm reklam panolarını,” diyip sözde iyilikler yapmasın. Neden yaktı Yiğit o reklam panolarını, kim yüzünden yaktı? Üzerinden zaman da geçmedi halbuki, önceden zaman atlaması ile kendimi teselli edebiliyordum lakin bu kadar kısa zamanda bu kadar ağır şeylerin unutulması ve güle oynaya o pastanenin işletiliyor olması bana tuhaf geliyor. Ayrıca Yiğit’in “vicdan” meselesi tamam ama Yiğit’i tanıyoruz ve Kübra’nın boynundaki kolyenin yokluğunu hissetmeyeceğini biliyoruz. Çok özel bir anda, çok özel bir şekilde vermiş olsa yine tamam ama Yiğit’in o kolyeyi Kübra’ya verme sebebi onu ayartıp babasından intikam almaktı. Lütfen ya… Senaryoda ve karakterdeki bu tarz tutarsızlıklar inandırıcılığı zedeliyor. Yiğit, böyle bir adam değil.

1 2 3 4 5 6 7
Tuğçe Usta
11/03/2015 04:35
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR