Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
Bir de Semih Öztürk'e "reis" diye hitap eden, ondan en az 10-15 yaş büyük "Murat" adlı yarışmacı var. İzlerken başkaları yerine utanma duygusunu tam olarak yaşıyorsunuz. Aslında iyi bir insan bana kalırsa, ama kendini finale götürebilmek adına Semih'in yaverliğini yapmaya göz yumuyor. Tüm stratejileri ona danışıyor, asla Semih'in onayladığı bir fikri eleştirmiyor, eleştirmeye cüret dahi edemiyor. Etmiyor da diyebiliriz elbette. Neticede bu yarışmada herkes kazanmak istiyor ve Murat da kazanmak adına kendine bu yolu çizmiş olabilir. Ütopya'nın ahırdan sorumlu bakanı oluyor kendisi aynı zamanda. Sabah erkenden kalkıp ahıra giriyor, ortalığı temizliyor, ineklerin yemini suyunu veriyor, onları gezdiriyor, tavuklarla ilgileniyor vs. vs... Ütopya'yı pastoral bir roman tadında yaşıyor. Murat'ın uğraştığı kadar diğer hiçbir yarışmacı ahır ve hayvanlar ile uğraşmıyor. Murat'ın seyirci gücünün kaynağını da bu. Köy yaşamını hiç gocunmadan yarışmaya yansıtabilen biri. Ne yarışmacılar geldi gitti, ahıra girip hemen burnunu tutarak kaçanlar da gördü izleyiciler.
