Benim gibi televizyon çocuğu değilseniz akşamları vakit geçirmek için oturursunuz televizyon başına. Kimi dram, kimi komedi, kimi reality show, kimi de haber kanalı seyreder. Sosyal sitelerde şu ara çoğunlukla hangi film sizin karakteriniz, hangi dizi sizi yansıtıyor, aslında hangi jön/aktrissiniz minvalli testler almış başını gitmiş durumda. Vakit geçirmek için, eğlenmek için çoğunu da çözmüşüzdür belki. (Tabii gerçekten kişiliğimizi yansıtmadığını bilerek.) Çünkü tv karşısında geçirdiğimiz zaman sürecinde seyrettiğimiz diziler veya showlar ruh halimize göre değişkenlik gösterebiliyor. ''Ayy ben kesinliklen arkası yarın seyretmem,'' diye atıp tutarken bir bakıvermişiz, gözümüzü haber öncesi veya gündüz kuşağında yayınlanan bir pembe diziye kaptırıvermişiz. Ya da ''Müge Anlı mı? Yoo kesinlikle seyretmem!'' diyen nice koçyiğitler gördük Sherlock Holmes misali bir vakaya takılan... Üstelik bunun yaşam standardı veya eğitim seviyesi ile uzaktan yakından alakası yok. Televizyon bir eğlence aracıdır. İsteyen seyrederken ağlamayı, isteyen gülmeyi, isteyen düşünmeyi seçer. ''Iyy Arka Sokaklar mı izliyosuuaan yivvreençç!!'' diyen çok bilmişler de 5467’nci tekrarını mutlaka seyretmiştir.
Seyrederken müdavimi olduğumuz diziler bir yana ''Arkadaş, bu da nasıl saçma bir şey,'' dememize rağmen bir tür mazoşistlikle takıldığımız bir sürü yapım var ekranda. (Sesli söylemesek de var onlar.) Sizin de var biliyorum. :)))