Aziz Ansari’nin oyuncuları arasında yer aldığı Parks and Recreation’da aklımda kalan bir espri var. Ansari’nin oynadığı Tom Haverford karakterinin bir bölümde Amerika’da oturma ve çalışma izni sağlayan Yeşil Kart evliliği yaptığı ortaya çıkıyor. Ansari teni koyu, Hint kökenli bir Amerikalı ve doğrudan ‘göçmen’ prototipine uygun. Otomatik olarak evliliği onun talep ettiğini, izne onun ihtiyacı olduğuna kodlanmışız tabii.
Sonra işin şakası ortaya çıkıyor: Meğerse karısı onunla Yeşil Kart almak için evlenmiş, o değil! “Ben doğma büyüme Amerikalıyım,” diyor. Hanımefendi meğerse Kanadalıymış ve onun ihtiyacı varmış vizeye.
Dünyanın en komik esprisi değil tabii ki ama beni çok güldürdü. Evlenerek yerleşme izni almak Amerika’da epey yaygın. Aziz Ansari’nin zekası kariyeri boyunca hep bu göçmen prototipi ve meseleleriyle dalga geçmek, kendisinin stereotipik bir göçmen olmadığını açıklamak. Nitekim bu küçük espride de genel ezberlerimizle oynuyor: Hiçbirimiz açık tenli, aksansız konuşan bir kadının Yeşil Kart evliliği yapabileceğini düşünmeyiz ilk anda. Oysa Aziz Ansari’yle ilgili sırf görüntüsünden dolayı bir sürü şartlanmış düşüncemiz eminim vardır.