6. Kız güzel, oğlan yakışıklı!
Hani bazen çiftleri pek yakıştırmayız ya. Hemen çekiştiririz; kızın boyu çok kısa, ay kız oğlanın annesi gibi, bula bula bunu mu bulmuş deriz. Işte bütün bu lafları unutturan bir çift onlar. Her ne kadar dış görünüş önemli değil yalanları söylesek de kendimize, birbirimize önemli işte! Önce görünüşlerine gore çatarız çöplerini arkadaşlarımızın… Zeynep ve Fatih de işte böyle tam birbirleri için yaratılmışlar hissi uyandırıyor insanda. Boyları boylarına, huyları huylarına.
7. Mukaddes Hanım’ı sinir et Zeynep!
Tabii sadece Zeynep ve Fatih başka dünyaların insanları değil, aileleri de öyle haliyle. Ağzında gümüş kaşıkla doğmuş biri Karadenizli bir balıkçının kızına aşık olursa, aileler de aradaki uçurumdan atlarken tökezler, düşer elbet. Fatih’in annesi, sürekli paçoz dediği Zeynep’le oğlunu ayırmak için elinden geleni yapsa da tüm yaptıklarını boşa çıkar Zeynep. İşte bu hissi bize yaşatman için; sonradan görme, kibirli, oğlunu aptal sarışın bir kıza yamamaya çalışan, Fatih’in ne hissettiği umrunda bile olmayan, Zeynep’in tatlılar tatlısı, içten ve samimi ailesini sürekli küçük gören Mukaddes Hanım’ı çatlatmak için ‘he’ deyiver Zeynep. Evet de ki aşk olsun yeniden!