Neymiş Rana Hanım? Gün gelirmiş hesap dönermiş değil mi? İki bölümdür yükselttiğin o ses tonunun bir bedeli vardı tabii ki. Ben Haluk’tan gelir diye beklemiştim ama SavNaz ikilisinden geldi. Olur, o da olur. Birileri sana dur desin de. Şaka maka Rana zor toparlar bundan sonra. En başından beri çizdiği ‘cool’ imajı, cumborlooop düşer denizlere. Savaş’la Nazlı’nın yüzleştiği sahneden sonra barışıp, plan yaptıklarını anlamayan olmamıştır heralde. Emre’nin deyimiyle ‘’Hadi canıııımmm!!’’ durumu olmadık yani. Kurulan oyun tıkırında ilerledi. Geçen kurduğum kum tanesi teorisi çıktı bu seferde. Böyle sağ gösterip sol vurmaktan çekinmeyen senaristlerimiz olduğu sürece gider arkadaşlar bu dizi. Şu durağan olaysız bölümde bile ekrana kitlemeyi başarıyorlar ya böyle. Çok tebrik. Rana Savaş’ın babasına aşık olmuş. Sedat’a yani. Bunu öğrenen annemiz sürüklenmiş karanlıklara. Kızalım mı şimdi Rana’ya? Biz ki AlSel aşkını baş üstünde taşıyan izleyicileriz, o biz ki SavNaz’a sımsıkı sarılan tayfadanız. Kızmaya hakkımız var mı Rana’ya? Desteklemiyorum da yanlış anlaşılmasın, sonuçta başkalarının mutsuzluğu üstüne mutluluk inşası olmaz. Hele ki ortada bir çocuk var. Sırf o çocuğun masumluğu için bile vazgeçilir, ne yaşandıysa yaşandı bitti deyip. Ama ben bu konuda nötr kalacağım sanırım, ne destek ne kızgınlık. Pekiiiiii, annemiz vefat etti, Savaş’ı Rana aldı, bu Sedat nerede? Her neredeyse allah aşkına sırasını beklesin, önce Mavi kavuşsun babasına sonra çıkar ortaya. Bizim ciğerler dayanamayabilir zira o kadarına.