1-Svetlana’nın ölüşü, Burhan’ın öksüz kalışı ve Melike’nin ona sarılışı… Beni hüngür hüngür ağlatan bu sahne belki de bölümün en iyi sahnesiydi. Ömer’in orada sessizce kalışı, Elvan Anne’nin yürek dağlayan gözyaşları filan derken Hüseyin’den canlı-kanlı yaşayan bir miras kaldı.
2-Nilüfer ve Metin yine seviştiler. Bu kadar aksiyona bebekleri olmaması bana dokunuyor. Bence bebekleri olmalı! Gerçi bu gece Ömer ve Elif vuslatı da gördük. Acaba kız kardeşler aynı anda mı hamile kalacaklar?
3-Pelin ve Arda’nın çifte düğün teklifini kabul etmeyen Elif beni sevindirdi. Her ne kadar Pelin ve Arda çiftini sevsem de bu ideal çiftin düğünü eşsiz olmalı, belki de herkesten uzakta.
4-Nedret Hala’nın garezini tam olarak hala çözememekle beraber, Levent’in ne ara Elif’e bu kadar abayı yaktığı da meçhul. Bahar öldü gitti tamam da bu adam robot mu? Hiç mi acı çekmedi? Bence senaryonun burası yazılmak için yazılan cinsten, önümüzdeki yedi bölüm acayip bir şeyle karşılaşmazsak öyle en azından.
5-İpek’in DNA olayındaki yalancılığını açıkladıktan sonra neden kimse bu kıza bir tokat sallamadı? Oyuncudan bağımsız konuşuyorum, bu bu kadar basit “haa öyle olmuş o zaman ya!” denecek bir mevzu muydu?
6- Tayyar Dündar kötü olduğu için bir süre kazanacaktı bunu biliyorduk. Ama artık bu döngünün bir yerde kırılması lazım değil mi? Nereden geliyor bu karmanın bolluğu?
7-Metin’in aklında hep bir “acaba?” varken bu kadar ahlaksız resmedilmeye çalışılması ne kadar doğru? Bence doğru değil, bu kötü ama karizmatik çocuğun bir yerde doğruyu bulması gerekiyor. Çünkü gerçek kötü çocuklar, kötülük yaparak iyiliği bulanlardır.