Shosh: Artık taksi şöförü değil

Beach House bölümünde Shosh’un bize hatırlattığı gibi insanın en yakın arkadaşları o hiç ortamda yokmuş gibi davranıyorsa, tartışmalar onun tepki vermemesi üzerine kuruluysa, ondan bir cevap beklemek kimsenin aklından geçmiyor ve onun ne düşündüğü kimsenin umrunda değilse, kısacası siz arka koltukta bütün gevrekliğinizle oturmuşken ona bir taksi şöförü gibi davranıyorsanız bu işte bir yanlışlık var demektir. Shosh’a ne kadar kariyer manyağı dersek diyelim, ona hayat böyle yaşanmaz dersleri verelim, her şeyin fena halde farkında olan bir algısı olduğunu kabul etmek gerek. Arkadaş grubunun biraz dışında bırakıldığı için kızlardan daha geniş bir bakış açısına ve gözlem yeteneğine sahip de diyebilirsiniz. Marnie, Ray’le bir kere değil, birkaç kez yattığını itiraf ettiğinde (ayrıntı vereceği yeri de iyi bilir Marnie), bir de bunu birlikte oyuna giderek düzeltebileceklerini söylediğinde hangimiz Marnie’nin o, sabah kalktığında bile mükemmel duran saçlarını bozmak istemedi? Sırf kendi vicdanını bir an önce temizlemek için söyle kurtul politikası izleyen Marnie’nin durumu Kıbrıs’tan daha karışık, o kesin.

Shosh ise bir paket M&M eşliğinde Ray’den inanabileceği bir şeyler duymak istedi, her şeyin iyi olacağına dair, Marnie’yle yaşadığının bir anlamı olmadığına, yaptığının büyük bir hata olduğuna, belki onu hala sevdiğine, onu özlediğine, hala cebinden çıkan M&M paketinin ona Shosh’u hatırlattığına dair... Hiçbiri olmadı. Ray en rasyonel eski sevgili konuşmasını yaparak ikisinin artık ayrı yolları olduğunu söyledi. Shosh’un gerçekten özlediği Ray mi, yoksa Ray’le birlikte olduğu zamanlardaki istikrarlı hayatı, onlayken ortaya çıkan “iyi tarafı” mıydı? Bu soruya dünya üzerinde birilerini özleyen kimse cevap veremedi.

Jessa: Hayat bildiği gibi değil

Bu sezon Lena Dunham, Adam’a ne kadar kıyak geçti ve onu ne kadar yakından tanımamıza olanak sağladıysa Jessa’yı da o kadar bir köşede unuttu. Bu kadar heyecan verici, nüktedan, hafif sıyrık, şahane bir girls with daddy issues karakteri, karanlık taraflarının farkında olan ve o tarafa geçtiği anda çevresine zarar vermemek adına herkesi yanından uzaklaştıran (ama eninde sonunda zarar veren) Jessa’yı daha fazla görmek isterdik.

Bu sezon rehabilitasyonda tanıştığı arkadaşıyla bir sürü gereksiz sahneyi izlemek zorunda kaldık. Hayatındaki baba boşluğunu doldurmak için ne beyhude çabalardı onlar. Oysa ikinci sezonda koca bir bölüm zaten buna adanmıştı. Hannah tabağındaki tavşana büyük bir tiksinti ve üzüntüyle bakarken Jessa’nın çatalını tavşan etine batırıp ona “biraz büyü, tadı muhteşem” dediği bölümden bahsediyoruz evet.

Jessa her ne kadar aksini iddia etse de kendisinin de büyümesi gerektiğinin sonunda farkına vardı. Diğer kızlar gibi daha öğreneceği çok şey var. Bir uyuşturucu müptelasının sözüne inanıp onun hayatına son vermesine yardım etmesi dahil.