*Size biraz Elçin Sangu’nun güzelliğinden bahsedecektim ama şimdiye kadar sanırım yeterince yazdım bunun hakkında. Yahu bu nasıl güzel bir sahne, bu nasıl içimizi pır pır eden diyaloglar, bu ne bu neee?
Dikkatimi çekti, Defne hayallerinde bile domestik. Hala onu ekicem bunu biçicem, mutfağa ben giricem diyor. Onlarla uğraşıncaya kadar üstüne başına az biraz “düzenli cinsel hayatım var” item’ları alaydın iyiydi. Adam orda Ömer_İplikçi_Üstsüz_İzle_Hemen_İzle gibi duruyor, sen hala… Sevişmeniz gereken bir mevzu var, bilmem anlatabiliyor muyum?
Ömer’i ne de güzel analiz etmişsin sen öyle. Rüyalarında bile Ömer yerinde, hoş sürprizler yapan bir pirems. Beyaz çarşaflı pirems. Tekne diyor, gezeriz diyor, param çok zaten biraz da Sinan çalışsın diyor. Defne yine Türk kızı kafası, “belki de üçümüz”. Peki, ona da peki. Ama sen önce bir gel bakayım. Kızım rüyanı bile sansürlemişsin, ne oldu devamında diye yatıp geri uyuyanlardan değil misin sen lanet ossun! Ben rüyamın devamını görebiliyorum, yemin ederim ki.
*Zibidi sen niye öyle o kadar mutlu uyandın ki ^.^ Tabii hayaller yatakta Ömer’le uyanmak, hayatlar ‘cinsellikten hiçbir beklentim yok’ kombini. Bende de var, ben de yapıyorum bunu ama lütfen… Biraz daha çaba rica ediyorum. Bak o hayallere o pijamayla ulaşamazsın, etme annem.
*Aahahahahaahahaha ben sizin ‘canım görümcem’ havlusu gibi hallerinizi yeriiiim yerim. Balım, küçük kuzum, çöreğim, çiçeğim mi? Kim üzmüş Defo’nun Nihan’ını, kim üzmüş Defo’nun bestiesini öyle? Neyse çok da şey yapmayayım sonuçta baktıkça çocuğa da kokuyor tabii. Bi kıç açılın da ben de oturayım aranıza. Güzel sahneler, daha güzellerini de yaşarız be kardeşim nedir ki…………