Melisa, kaybeden her kadının yapacağını yapıp kazanmak için savaşmaya başladı. Güzel bir ‘intihar’ kurgusu yaratıp vicdan azabı yüklemesi yaptı, hiçbir şey bıraktığım gibi değil diye mızmızlandı.
Kaçıp giderken aklın neredeydi sarı papatya, bu çocuk sen yokken neler çekti, kliniklere kapattılar, katil dediler ama doğru sen geldiğinde sevgilinin kalbinde kavak yelleri esiyordu, sen de haklısın. Melisa ilk başlarda gözüme sağlam bir karakter gibi görünmüştü ama giderek düşüyor, en azından eskiden Savaş’la yan yana durduklarında tutkuyu hissederdim artık o da yok.
Savaş, Melisa’nın ‘beş dakika daha’sına kanıp Nazlı’nın telefonunu açmadığında Nazlı, babasının yarattığı hayal kırıklığını bastırmak için gittiği yerde karşılaştığı karanlık tiplerden kaçmakla meşguldü.
Kaçışı bir inşaat çukurunda son bulduğunda ise kimsenin nerede olduğundan haberi yoktu.