* Defne sen güçlü bir kızdın, hafiften kafan kırıktı. Hala daha bu kızın Neriman'dan korkmasına dayanamıyorum. Neriman'ın koluna bas düzleştiriciyi de ne olduğunu şaşırsın. ''Ömer'e âşık oldum,'' cümlesinin bile arkasında duramaması üzdü. Şöyle bir Yasemin'in üzerine atladığı gibi, Ömer'in evini basıp camı çerçeveyi çeyizi kırdığı gibi bir sahne olsaydı da keyifle bir kilo yürek yeseydik. Kadın da hiç üşenmemiş, terk edildikten sonra gelip atarını yapıyor. Benim nenem de böyleydi, namazını kılar sonra bir şişe rakısınakljdfaskjdkj. Neyse. Defnecim o tavırlara girip Ömer'i kendine âşık ettikten sonra kaçıyorsan, ertesi gün de işe gitmemelisin. Hani fikir olarak. İnsaniyet namına. Hani çünkü bu mantıklı. Fikir sadece. Canım, alınmıyorsun di mi? Neyse en azından her şeyi anlatmaya karar verdi. biraz geç oldu ama hala Ömer'in yağ-kas oranını koruyabiliriz.
* Yasemin ve İso sahneleri bu bölüm ''Keşke bunların aşkı için izliyor olsaydım, kafam rahat olurdu,'' dedirtti. Gel deyince sorgulamadan gelen adam da zaten adam gibi adamdır. Kavgaya çağıracağım ilk adam olarak İso'yu kaydediyorum excel dosyama. Yetmedi bir de gece gece günaha girdi. Para Ömer’de, pul Ömer’de, koleksiyon Ömer’de, kas Ömer’de, şirket Ömer’de, yetenek Ömer’de ama İso günün kazananı. Kahvaltı sahneleri, Yaso'nun sonunda o egosunu; triplerini bırakıp İso'ya uyum sağlamasını izlerken ağzım kulaklarıma vardı. Böyle kendini beğenmiş kadınların hakkından onları sallamayabilenler, korkmadan çekinmeden yaklaşanlar geliyor. Kendisini tebrik ediyor, bıyıklarını ayrıca kutluyoruz. Helal olsun koca bıyıklı adam!