* İz partide geliyor, dövmene diyor bakalım diyor. Sildirmiş misin diyor. Ben de Defne'den beklerim ki gözünün içine içine dövme yapsın, elleriyle. Kaçıp gitmek sana yakışmıyor. Bak Neriman bile nasıl sahip çıktı aşkına? Ne güzel sesi varmış Nergis Kumbasar hanımın. Duygulandım resmen, içim titredi. Belki artık uğraşmaz Defne'yle, gerçekten Necmi'yi kaybetmeyi göze alamıyormuş dedim. Gerçi sen de haklısın Defne’cim. Neden sen uğraşıyorsun ki, İz'i kendinden uzaklaştıramayan Ömer. Yürü kız aferin, yap atar giderini. Zaten o duyduklarından sonra ''Defne beni dinleyecek misin?''e verilebilecek en güzel cevap ''sanmıyorum''du. Sinirle söylendiği belli olan ''bitti zaten''e verilebilecek en kötü cevap da ''peki, sen bilirsin'' diyerek İz'in elinden tutup gitmekti. Eeeeeen sevmediğim şeylerden biridir he bu tarz küçük intikam çabaları. Benim anlamadığım Defne'nin bu gidişe neden yeterince sinirlenmediği, üzülmediği. Sana ne Necmi'nin eşyalarından. Git Ömer'in yatağına domuz yağı falan sür.
* Yarım kaldın Ömeeeeer yarım kaldın. Ama bunu İz'e anlatma boşver. Ya da tamamen anlat da kes şu kızın sesini. Neyse ki içti içti ve o muuuuuhteşem son sahne geldi. Bakın hiç yoksa 30 kez izledim ben son sahneyi. Böyle bir şey yok. Deli gibi seviyorum ikisinin de gergin, sinirli ama içinde aşk barındıran sahnelerini. Ömer'in Defne'yi görünce afallaması, akabinde gelen ''Sen bana ne yapıyorsun, ne yapmaya çalışıyorsun'' çıkışı müthişti müthiş. Ama daha iyisi vardı; Defne'nin çıkışı.
Ö: Sen gittin basıp gittin. Sonra geri geldin. Biraz önce kalkıp bitti umrumda değil diyorsun, sonra eve geliyorum burdasın! Sen bana ne yapmaya çalışıyorsun ya?
D: Ben sana hiçbir şey yapmaya çalışmıyorum tamam mı! Ben kendimi korumaya çalışıyorum tamam mı! İz'den, etrafındakilerden, herkesten. Çıldırdım artık ya! Çıldırdım senin aşkından çıldırdım her şeyden çıldırdım! Uyuyamıyorum, yemek yiyemiyorum, artık kafam yerinde değil Ömer!
Belki bu sıradan bir zamanda söylenseydi, sakin sakin, hiç bu kadar etkilemezdi. Ama işini bilen insanlar var karşımızda. Abboooov Elçin Sangu bodoslama girmiş rolün içine, vallahi içim titredi izlerken. Resmen hissederek, gözleri Pokemon karakteri gibi dolu dolu bir şekilde, bağır çağır oynadı. Barış Arduç desen sinir bozuyor artık, bir insan nasıl bağırırken bu kadar karizmatik olabilir be? Yeter be kardeşim eh artık. Sarhoş hallerine de bayıldım. Yuaaapıştırdı kızı duvara. Kızın fizik tedaviye gitmesi lazım zaten. Art arda bir yerlere yapıştırıldığı sahneleri eklesek bir bölüm çıkar net. Ama sen kıza düşünme, kaçma şansı vermeyeceksin. Hazır o kadar yükselmişken duaaaaan diye yapışacaksın dudaklarına. Sen öyle düşünme payı verirsen ''bir dakika, ben tripliydim'' diyecek çünkü. Çıldırmış ya aşkından, laflara bak, yerim. Gitme kal bu gece diyor. Kal anasını satayım. Kız kal nolur kuru, evin yansın kal. Sen yan, Ömer yansın. Yeter be artık alev istiyorum!.
Güzel bölümdü vesselam. Hep böyle devam etsin Allah’ım yarebbim. Kalın sağlıcakla, gözlerinize sağlık. Ekibin o şahaneliğine, dizinin güzelliğine sağlık.