* Defne&Ömer çizim dersleri bu dizinin başına gelen en güzel şeylerden biri. Keyifle thug life kostümümle oturuyorum ben evde. Bir insan da her boş dakikasında asistanına tasarım çalıştırır mı ya, bu resmen çocuk yapma teklifi bence?
Ömer'in dışardan söylediği:
Ö: Beni çok kırdın Defne. Ama başka bir şey de gelmiyor elimden.
Ömer'in içinden geçen:
Ö: Beni çok kırdın Defne. Ama o kırıklar üzerinden yürür gelir duvara çırpar öperim seni. Yemin ediyorum dudaklarına yapışıcam şimdi, sen niye bu kadar güzelsin? Git kaç kurtar kendini kızım, ben çığrımdan çıkıyorum.
Haksız mı? No'ya basıyorum.
Ö: Sonra devam edelim mi? Ağzını yüzünü yicem gibi ben çünkü.
* Bu bölüm Ömer'in günah çıkarma bölümüydü. Önce İz'e pas vermemeler. Sonra Defne'yle İz'in yanında bakışmalar etmeler. Bir de kitabı geri istedi, kontrol etti bir şey olmuş mu diye de tam oldu. Gerçi ben bi irkildim bu İz don atlet bir şeyler sıkıştırmıştır diye de olmadı çok şükür. Defne de kitap alınırken şahit oldu, bir de üstüne üstlük ''önemli birinden''i duydu, oooooldu sana parça tesirli bomba. Toparlayın toparlayın, böyle daha iyi Ömer, sevdiğimiz Ömer.
* Yasemin'in dingolaylığı yine iş başında. Kardeş sen İsmail'i seviyor musun? İt gibi seviyorsun. O halde neden bu ukalalıklar? Adam senin kocanın yeğeni Behlül mü? Yasak aşk tavırları bilmem neler. Asistanın yazar, umrumda değil dersin. Elimi tut der, etraftan utanırsın. Sen adam olacaksın ama ne zaman. Öyle kolay değil aşk, insan eti çürüğü ruj sürmeye benzemiyor. (KISKANDI)
Bu arada Derya'yı kimse sevmese de ben bayılıyorum. Replikleri güldürüyor beni. Kız da teeeertemiz oynuyor, göze batmadan of abarttı demeden. Yasemin'e attığı mesajlara bayıldım, sizi çik siviyirim yisimin hinim. ahahaahahaha.