*En son Kavaklar içimi acıttığında Merhamet'in final bölümüydü, uzun süre dinlemedim. Ömer İplikçi'nin, annesi için kavak ormanı kuran Ömer İplikçi'nin yere çöküp yalnız başına içine içine ağladığı sahnede bir de bunu çaldınız ya alacağınız olsun. Annesini kaybeden o kadar çok kişi var ki etrafımda, çıldırır gibi oluyorum. Kendim öyle birini kaybettim ki seneler önce, her sene o gün sessizce, kimseye çaktırmadan köşeme geçiyorum. Bir gün önce, bir gün sonra çok farklı, hatta mutlu olunabiliyor. Ama o gün bitiyorsun, kanın çekiliyor sanki. Her şey geri geliyor bir günlüğüne. O yüzden belki alakasız gelecek ama içime oturduğundan söyleyeceğim; hırpalamayın annenizi. Kaçtır görüyorum, sevgilisi "izin vermediği" için arkadaşlarıyla bile oturamayan, sevgilisi "öyle istediği için" erkek kuzeni ile aynı odada bulunamayan dingil yığını kızlar analarına babalarına bağırıp çağırırken hiç titremiyor içleri. Asla pişman olmuyorlar. Bak, son bu. Bak da hatırla.
Ömer daha önce annesini kaybetmiş, bir de Defne'sini kaybetmesin. Bir çözüm yolu yok mu Meriç Hanım, tertemiz olan? Bulursunuz gibi siz. Ne dedi Defne, "ben kendimi temize çıkaracağım diye Ömer'i parçalayamam.". Parçalama zaten. Aslında bir şey yapmadın ama çok da şey yaptın be. Şu Ömer'i harcayacaklar ya matmazel, bir yerde mutlaka harcanacak ya ona yanıyorum. Bir Defne'ye yanıyorum bir ona, döne döne yanıyorum.
*En çok sevdiklerinize bir bakın, en yakınlarınıza, bir şeyi fark edeceksiniz. En yakınlarınız, en zor anlarınızda dahi size yakın durmaktan kaçınmayanlardır. Kendi kendinize de atlatabilirsiniz belki, içinize atarsınız, ağlar ağlar durursunuz, belki galonlarca sakinleştirici içersiniz. Fakat bir şeyler başarmışsanız, birilerini kazanmışsanız hayatınızda illa biri gelir, o güzel değerli elleriyle tutar ellerinizi. Arkadaştır, dosttur, sevgilidir, eştir, kardeştir. O kötü gününüzde bir bakarsınız yüzünüz gülümsüyor. Size "istemiyorum bugününü böyle atlatmanı, kendi kendine. Benimlesin, ben seninleyim, ağlayacaksan da yanımda ağlayacaksın. Artık yalnız değilsin, seninleyim," diyorsa biri, çok şanslısınızdır. Hiçbir şey kalmadıysa bile gülümseyerek ifade edilebilecek, o an gülümsetir.
Teşekkürler Defne, ellerinle Ömer'e hayat verdiğin için. Dokunduğun her bir minik Ömer parçacığına hayat verdiğin için, teşekkürler.