*Şu yemek sahnesinde Defne'nin gerildiği kadar gerildim. Resmen sapığın biri karşımda oturuyormuş gibi, aynı zamanda değil de. Hem söyledikleri şeyler Ömer söylese hoşuma, hoşumuza gidecek şeyler, hem Ömer bunu söylemez de. Ne bileyim D*niz Tranba çok orjinal bir adam. Değişik. Herkesi bir şekilde elde etmiş, belki de her şeyi. Ömer'i elde edememiş, Defne'yi edemedi, şimdi Ömer'in Defne'sini nasıl daha da hırsla isteyecektir acaba. Çıldırmış gibi cüretsizce sardı kıza. "Beni korkutuyorsunuz" diyor ya Defne, bu bildiğin taciz. Adam ciddi ciddi taciz ediyor aslında Defne'yi. Bir gün bağır çağır şu adama dersini verdiğin günü bekliyorum Defne, Tatar Nihan'ın arkadaşı yapar bunu. Sende bir şeyler var diyor ya hani D*niz hep, göster ona yumruklarını kırmızı PowerRanger'ım.

*Şu kareyi alınız, şampuan reklamında kullanınız. O nasıl bir saç savurmaydı öyle, tövbeler olsun. Allah da demiş ki ben demiş yarattım o kadar kulu demiş bugün demiş al demiş sana masterpiece. Elçin Sangu, olur da bu satırları okursan eğer, bil ki seni izlerken çelik yelek giymek zorunda kalıyorum. Zira ateş ediyorsun.

Neyse, ben bu D*niz Tranba'ya canavarca hislerle saldırıp müebbet yemek istiyorum. Ayrıca BAYAN mı? BAYAN arkadaşın mı? Puh sana. Soytarısın sen soytarı. Git o geride bıraktığın babana sahip çık önce. İnsan bir mevlüt  okutur ayran dağıtır kır pidesini yedirttirir. Tranba'nın anca adı kaldı. O da böyle şereflesstı rahmetli. Zamanında Yasemin'le oyunlar çevirirdi. Bunlar babadan oğula nesil bunlar. Ah Doğuş ah.

İso olmasaydı Defne buradan artık aaaaaaaasla kurtaramazdı herhalde. Ha oraya öyle çamurun içinde kalırdı, çekici gelir alır götürürdü seni kızım. Böyle aptal olma, gidip şu adamla masaya oturuyorsun, sana hinlik yapabileceğini unutma. Sude'yi de bir an önce patlat bir konuda. Ah azıcık aklın olsa da sen açıklarını bulup tehdit edebilsen insanları. Mesela gidip Neriman'ı dedeye söylemekle, Ömer'e söylemekle tehdit etsen. Çalıştır biraz çalıştır. İso olmasa e olacağıdı? Ah İsocum, 900'üm. Keremcim Fırtına'dan mıdır bilinmez, ikili üçlü katlı seviyorum seni. Resmen: adam -> enter -> sonuç-> İSO.

O değil de Defnecim gerçekten, bırak beni de o açık bulma tavsiyelerimi de. Hep iyiler kazanır, İso haklı. Milletçe kazanamıyoruz, sen mi kazanacaksın şimdi. Biz neleri atlatamadık, bunu mu atlatıcaz Defociiiim. Ama atlatıcaz, komple. Senle başlarız belki, senaristimiz bize küçük küçük umutlar verir, bizim de hayatta minik minik tutunacak dallarımız olur. Ağzımızda yaprakla koala gibi kalıyoruz çünkü hep. Hele ki sen çekip giderim dediğinde. Gitme. Defneler gitmesin artık, ne mana? Neyse kafamızı dağıtalım, hem de kiminle:

*Aşkıııııım diye mi açtın sen kapıyı? "Bütün gün seni bekledim, gel istedim, gel de iyi olayım istedim.". Sinan şıpsevdisin bak bunu bir kabul edelim. Ama sevdiğin zaman da tam aşk adamı oluyorsun. Salih Bademci yüzünden ha söyleyeyim, senaryoda "aşık bakar" yazıyor, gözünü öldürüyor. Şuna bak, gidip sarılasım geldi, Yasemin ne yapsın. Öpüşecek gibi oldukları ama Yasemin'in son anda çekildiği sahnede bir baktım ben de yaklaşıyorum, ekrana. Tamam tamam hadi nalet ossun, onay verdim İso mevzusu yapmicam. Ama en yakın zamanda İso'ya, İso'ya layık olacak kadar iyi ve sağlam bir kız istiyorum ona göre. Adam zaten sınavını en yakın arkadaşı Defne olacak şekilde veriyor, zorlamayın daha da. İyice tahta döven Adnan Ziyagil oldu yavrum kalıp işine falan girdi.

*Erkek olursa Cevahir, kız olursa Mahmure mi? Türkan Teyze ezan okundu hadi sen evine git merak etmesinler seni. Tınısı tınısı diye yedirmeye çalışırken ben yiyecektim Serdar'ı. Bu adam ne tatlı oldu aile babası olduğundan beri, bunu bekliyormuş. Ama sesini çıkaramayıp karısını ezdiren erkeklerden hiç hoşlanmam haberin olsun. Karın bu yaşında resmen bir gelin bir görümce olmak için bekleyen, kaosla beslenen biri çıktı o ayrı. Ama az destek at, kız artık Biçem falan demeye başladı aklını çıldırdı.

NOT: Nihancım Topal. En sevdiğim. Sen merak etme sende Pelinsu anası, Bogatay annesi, Karayel velisi gibi bir tip var. En modernik anne sen olacaksın mavişim. Aman yeşişim.

Telefonda yalandan Biçem miçem yapınca bir güldürdün Nihan akjkjasfkj "Hiç karışmadılar dimi...Anladım...". Türkaaaan troll Türkan, vallahi güzel yedin bizi. Sen iste çocuğumuzun adını  Türkankeretürkan koyalım. Serdar ve Nihan, çocuk kız olursa adı Pelin olacak, rica. Hem son model sıfır. Şımarıktan temiz. Bir tek nene olmadan ölmesi lazım, kendim de ne yapıcam bilmiyorum.

*Bakın Nörocum da ne kadar üzgün. Ağlıyor, yıpratıyor kendini, bebelerinin adı Pelin olmalı diyor. Bir yandan tabii tüm  bunlarla beraber yılın çiftiyiz dediği Necmoşuyla Ömer'i düşünüyor. Ömer'in bir derdi var, her yıl 15 Mart'ta Ömer bir yere gidiyor. Yüz kişiye sorsak 97 popüler cevap alırız. Özel bir günse eğer o gün, onun için en özel insanla, annesiyle ilgilidir. Başka ne olacağıdı zaten, senede bir gün gidip hunharca mantı mı sıkıyor hiç tanımadığı, mantı evinden düşürdüğü teyzelerle. Senede bir gün, çılgınca bir macera.

Adamın derdi olmuş bin, bir de Defne gelip "ben geçemem Passionis'e" diyor. Yahu arkadaş adam kapıya neonlarla Defne İplikçi yazdıracaktı. Ne olur ne olmaz diye hem Defne Topal'lı hem Defne İplikçi'li kartvizit bastıracaktı, hepsini mahvettin. Yapmayın arkadaş baskı datası çalıştıktan sonra revize vermeyin ya buradan herkese sesleniyorum ben.

Allah'tan İso gibi mantık sahibi, aklıyla bıyığıyla yol gösteren biri var da Defne'ye de "o ne be kısacık açıklamışsın, adamı bir adam yerine koy da ne hissettin diye sor" diyor. Bu Defne neden böyle. Defo bir kısaltma değil mi ya Rab...

*Merhaba ben Nihan. Ben bir Defne Topal'ın çetrefilli hayatının girdabında boğulma bağımlısıyım. Hoooooşgeldin Niii haaaaan.

Arkadaş bu Nihan ne çekiyor ya. Ana oldu artık ana, şu Defne'nin derdi bu kıza yük mü oluyor, heyecan mı, yaşama tutunuş biçimi mi  bilemedim gerçi. Defne diyor acaba diyor yatsak mı diyor. Yatın yatın da bir gece de yalansız dolansız, çetrefilsiz yatın. Vallahi ÖSS'ye girdikten sonra boşlukta hisseden genç gibi yalanlar dolanlar ortaya çıkınca bir bocalayacaklar "eee neyi saklıyoz şimdi" diye. Zaten kız soruyor artık "o bunu bilmiyor bu şunu bilmiyor, sen neyi bilmiyorsun?" diye.

Bari en azından bizim için şunu sor da için rahat etsin Nihancım, biz bilelim. De ki; "Sen...3 milyar 750 milyon. Sen. Milyar. Sen bu parayı sen ne yaptın? Alyansımı sattım, İso arabayı sattı bana ne diyor bilyorsun, bende para yok Fiko'dan 200 bin alıcam diyor. Yalçın Bey bu kompilo artık bu bana". Bence de, bunu bir sor. Sormuşken bir de şeyi sor, Sadri Usta İso'ya araba mı verdi gitsin gelsin diye, İso arabayı neyle aldı? İşte bunlar hep sorular…