Şimdi anlatacak çok şey var. Nilüfer ve Metin’in sokak dansından sonra bütün gerçeklere, hatta acılara rağmen birbirlerini arzuyla kucaklamaları... Hüseyin’e araba çarptıktan, İpek hastaneye kaldırıldıktan sonrası… Engin Akyürek’in abisine ne kadar kızgın bir adam olursa olsun canlandırdığı o hafif pişman ve sevgi dolu halleri, oyunculuğu ile devleşmesi. Tuba Büyüküstün ve Bestemsu Özdemir’in gözüme gerçekten “kardeşmişçesine” görünen mimikleri ve tarzları. Elif ve Ömer arasındaki minicik dokunuşların aslında birbirlerine büyüklüğü bilinemeyecek kadar iyi gelmesi. Dizinin resmen son yarım saatinde yaşanan kan değişimini görmeniz lazımdı, sanki bir buçuk saat boyunca aynı şeyi izlemedik. Hele Hüseyin’in ve Ömer’in son sahnede yüzleşmeleri… Gerçekten şu sahneler bölümün başında olsa, Ömer’in Süper Dadı’lığını izlemesek n’olurdu?