Bir diğer güçlü şampiyon adayıysa, Tuncay Kes ve saçları. Her ne kadar artık Kafe diye bir grup kalmadıysa da, Semihler’in ekibinden olmayan diğerleri de her zaman bir aradalar. Özellikle Serkan ve Bahadır epey yakın arkadaş. Serkan ve Tuncay arasındaki notlaşmak konuları da çoktandır rafta. Yine beraber çatılara çıkıp eğleniyorlar, kendilerini sağdan sola atıyorlar. Bütün gün Alaçatı’da oturan Semih ve ekibine göre daha neşeli oldukları da su götürmez. Bu neşe, onlara oylamada nasıl yansır bunu göreceğiz. Dokunulmazlıklara bakarsak, Serkan da oldukça güçlü bir aday aslında. Bahadır sadece bir kere dokunulmaz olduysa da, potalarda diğer yarışmacılar tarafından çekinilen bir isim oldu bugüne kadar. Yine de onun şampiyon olabileceğini düşünmüyorum.
Gelelim kanayan yaramız Altar’a. Bir zamanlar nispeten işinde gücünde bir çocukken, şimdi ortamın en dışlanan, en kimseye yaranamayan, en manasız bulunan yarışmacısı oldu nedense. Top onun olduğu halde maça alınmayan çocuk gibi bir nevi. O da gidip insanların oyunlarını bozuyor sürekli. Tabii bunun sanmam ki kendisine bir katkısı olsun. Tek arkadaşı Kurretülayn’dı, o da aşk dedikodularını okuyunca el ayak çekti kendisinden. En son Tuncay, Bahadır ve Serkan’ı çatının tepesinden indirmeye çalışırken terlikleriyle çamura battığında gördüm kendisini. Bilemiyorum Altar, bilemiyorum.