Dönenlerin arasında en kafamda deli sorular bırakanı Meral. Kendisinin bir iddia iddiası var ki, doğru mu yanlış mı bilmiyorum ama konu sıkıcı olmaya başladı açıkçası. Meral, Tuncay ve Serkan’ın kendisi üzerinden bir iddiaya girdiğine inanıyor ve bu uğurda saldırganlığa varan hareketler yapıp duruyor. Böyle bir iddia varsa gerçekten epey çirkin, ama bu ‘bir kadın, iki erkek ve bir iddia’ konulu o kadar çok dizi ve film izlendi ki, inceden bir senaryo olma ihtimali de yok değil. Bilemiyorum ama, kızın günahını da almak istemem. Gel gör ki, geçen gün, saat sabahın beşinde önce Tuncay’ı, sonra da Serkan’ı uyandırıp "Söyleyin uyuyabiliyor musunuz vicdanınız rahat mı?"diye sorması çok yazıktı bence. İkisi de, söylemeye bile gerek duymuyorum aslında ama uyuyorlardı. Bence bu konuyu yavaşça bir kenara bıraksın artık ve bir süre hiç açmasın.
Ütopya’da en büyük değişikliklerden birisi de, eleme konusunun artık bir e-gazete satışı ile yapılması. Yani içeride hazırladıkları gazetelerden en çok satışı yapan beş kişi dokunulmaz oluyor, isimleri potaya atılamıyor. Bu da, herkesin boynunda bir fotoğraf makinesi ile gezmesine ve içeride mütemadiyen bir gece kulübü çıkışı meşhur karşılama havası yaşanmasına sebep oluyor, biraz da sürreel bir görüntü desem yeridir. Bir de sürekli çektikleri fotoğraflara bakıyorlar ve bazı fotoğraflar da içeride şiddet içeren bir takım olaylar yaşandığından şüphelendiriyor insanları. Gerçi dün, Kemal Abi böyle bir durumun asla olmadığını açıkladı. Kemal Abi kim derseniz, zaten bu yazıyı buraya kadar okumamışsınız demektir aslında ama yine de anlatmak isterim, kendisi bir Acun Ilıcalı ünlüsü bilirkişi.