Yazlıkçılar (1993-1998)

Önce TRT daha sonra Star TV’de yayınlanan Yazlıkçılar da Almancı karakterlere yer veren bir diziydi. Dizinin daha ilk bölümünde Frankfurt’tan Türkiye’ye yaz tatili için gelen ailenin yol kenarında bir mangal yerinde mola verdiği sırada yıkanan yeşil Mercedes’lerini, ailenin erkeklerinin öğle vakti biraları çekince kaza yapmalarını görürüz. Engin Şenkan tarafından canlandırılan Nuri, mark zengini bir adamdır, bacanağı Bekir (Ercan Yazgan) ise kısa yoldan köşe olma planları içindedir. Nuri, memlekette olmaktan, güneşli havalardan çok memnundur. Boğazlı mayosu, bacaklarını örten havlusuyla Lale ve karısına plajı dar eden “Açma oranı buranı etrafta adamlar var, omuzlarını kollarını yaksan yeter,” diyen Nuri, bize çok tanıdığımız bir tabloyu sunarlar.

Gurbetçiler (1996)

Aykut Oray tarafından canlandırılan Rüştü, karısı Helga (Ruhsar Öcal) ve çocukları Oğuz ve Özlem’in maceralarını içeren dizi ATV’de yayınlanmıştı. O yıllarda Türkiye’de spora ilgi çok daha az olduğundan, sürekli aerobik yaparken, koşarken gösterilen çocuklar, eşofmanıyla dolaşan aile babası komik unsurlar olarak kullanılmıştı. Almanları sosis kılıklı insanlar olarak niteleyen Rüştü, karısına “Senin dazlaklar orada bizimkileri dövmüşler,” diyerek bir entegrasyon şampiyonu olduğunu bizlere gösteriyor. Helga sürekli Almanya’ya geri dönmek isterken Rüştü çocuklarını o yıllarda yükselmeye başlayan Türk popunda Tarkan, Cankat ve Tuğçe San’ın da Almancı çocukları olduğunu söyleyerek ikna etmeye çalışıyor.

Öyle Bir Geçer Zaman ki (2010-2013)

Carolin: Sen çok akıllı çocuk

Osman: Sen aptal

Ali Kaptan (Erkan Petekkaya) Hollanda’da tanıştığı sevgilisi Carolin’i (Wilma Elles) İstanbul’a evine getirip, Osman’la (Emir Berke Zincidi) tanıştırdığı zaman aralarında işte bu diyalog geçer. Bu sırada ailenin diğer üyeleri dışarıda avaz avaz ağlamakta, yerlerde yuvarlanmaktadır. Neden? Çünkü gavur ve acımasız bir kadın gelip varlarını yoklarını ve babalarının aklını almıştır! Carolin bacak kadar çocuktan yukarıdaki lafları yemekle birlikte ilerleyen bölümlerde çat diye tokatlamak suretiyle intikamını aldı. Cemile acılar içinde çamaşırları yıkayıp asarken, boz renkte hırkalarla yaşama zevkimizi köreltirken, Carolin şıkır şıkır döpiyeslerle dolaştı, dizinin tüm erkekleriyle gezdi tozdu. Böylece biz de çilekeş Cemile ve sulu gözlü çocukları yerine daha eğlenceli maceralar izleyebildik.

Gurbette Aşk Bir Yastıkta (2013)

TRT’de yayınlanan dizide Cezmi Baskın, Salih adında Köln’de yaşayan Trabzonlu bir dönerci ustasını canlandırdı. Salih, tutucu, değerlerinden kopmak istemeyen, oğlunun Alman bir kızla evlenmesine karşı çıkan bir adamdı. Bu yüzden oğlu kızı Türk olarak tanıtmak zorunda kaldı falan filan.

Ulan İstanbul (2014-2015)

Stuttgart’ta doğup büyüyen Demet Gül tarafından canlandırılan evde kalmış, erkek delisi Maşuka bir dönem replikleriyle, kıyafetleri ve makyajıyla kendinden epey söz ettirmişti Ulan İstanbul’da. Almanya’da kendisine kısmet bulamadığı için izdivaç programına katılmak üzere İstanbul’a gelen Maşuka, yan evde oturan hırsızlık çetesinin lideri Kandemir’e (Uğur Polat) aşık olur. Bundan sonrası kaçma kovalama şeklinde ilerleyecektir. Keşke Kandemir, aklını kullanıp Maşuka ile işleri ilerletseydi aslında. Maşuka ona en güzel yemekleri yapacak, güldürüp eğlendirecek, üstelik süper cilveli olacaktı. Maşuka’dan daha iyi gelin düşünemiyorum ben o dizide. Kaybeden Kandi oldu yani sonuçta.