Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZEL
Poyraz Karayel: Hiç mi sevmedin?

Poyraz Karayel’in son bölümü yine şahaneydi, Özkan Uğur ne kadar acayip bir insan, Poyraz’ın hastasıyım, Sinan dünyanın en tatlı çocuğu, konular çok heyecanlı ve daha bir sürü şey. Bunlar hepimizin malumu olabilir, ya da olmayabilir ama geleceğim konu bunlar değil zaten. 26 Kasım 2015 tarihli Poyraz Karayel’de dizinin en mantıklı olayını izledik. Sadece bu dizinin değil, yerli dizi tarihinin bile denebilir bence. Yabancı dizilerde oluyor çünkü ama yerli dizilerde mevzular bu kadar mantık çerçevesinde gelişmiyor genelde. Hangi sahne derseniz, elbette Sefer’in, parmağından çıkmayan yüzükten kurtulmak için parmağını kesmesi sahnesi.

Şiddet yanlısı bir insan değilim, olanı da sevmem ama buradaki durum da bu değil zaten. Sema’ya bir fiske bile vuramayan Sefer’in, kalbindeki aşırı miktardaki ağrıdan kurtulmak için hiç düşünmeden kendisini bambaşka bir acıya doğru atması. Bir de en basitinden, o yüzüğü parmağında bir saniye daha görmemek için her şeyi yapabilecek olması. Hangimiz yapmazdık? Tamam çoğumuz yapmayabilirdik belki ama şu şekilde değiştirmek isterim sorumu, hangimiz bunu yapmayı çok istemezdik?

Tabii böyle bir hareket yapmadık diye Sefer’in Sema’yı sevdiği kadar kimseyi sevmedik denemez, ama işte Sefer olmanın ne demek olduğunu da bundan daha güzel hiçbir hareket anlatamaz. Bir karakter yaratıyorsan onu iyi tanıdığına bizi inandırman çok faydalı olur, Poyraz Karayel’de işte Sefer’i tanımak şöyle dursun, en iyi arkadaşımızdan daha çok anladık, kardeşimizden daha çok hak verdik. Elbette Kanbolat Görkem Arslan’ın ve Emel Çölgeçen’in süper harika oyunculuğunu da anmadan geçmek istemem.

1 2
Zeynep Gönenli
27/11/2015 10:49
YORUMLAR




DİĞER HABERLER