2010 yılı. Benim için çok keyifli yıllardan biriydi. Hatta o zamanlarımı arıyorum diyebilirim bazen… O vakitler, Ekim’in 31’inde bir dizi başlayacağını duydum: The Walking Dead. Burada şunu belirtmek durumundayım ki korku öğelerini barındıran her şeye derin saygı duyarım. İzlerim, takip ederim. Gerçekten 'kötü' kararını verene kadar da sabrım sonsuzdur. Her neyse, dizi başladı. Takip eden haftalarda, dizinin bütün fanlarının gönlünde zirve yapan bir karaktere ben de fena takıldım. Bilenlerin bildiği Daryl Dixon’dan yani Norman Reedus’tan bahsediyorum.
Aradan tam üç sene geçti. Dizi kimi zaman kaba tabir ile ‘mantar’a bağlasa da biz sevenleri, özellikle Dixon fanları diziye her geçen gün daha da fazla bağlandı. Dördüncü sezona başlarken yapımcının ağzından şu sözler döküldü “Daha fazla Daryl mı istiyordunuz? O zaman bu sezonu çok seveceksiniz!”