İlk kez dizi hakkında yazarken Ceylan hakkında "Mis gibi, çiçek gibi esas kız" demiştim. Aynı çizgide devam etmeyi başardı. Bir fotoğrafın peşinde istanbul'a kadar gelip yeni baştan bir hayat kurmak zor, Emrecan'ı adam etmek daha da zor. Sayesinde Anadolu yakasının bütün karakollarında Salih Baba'nın telefon numarası hızlı aramadaydı Emrecan'ın. Ceylan'ı da sevmemişti başta. Adım adım hepsini becerdi Ceylan. Hem de alıştığımız dizi kadınlarının aksine bir erkeğin arkasında kendinden vazgeçmeden becerdi. Artık Emrecan evlenmeden önce boşanmayı başarmış, yeteneği olan işi bulmuş ve -olabildiğince- aklı başında bir damat adayı. Helal sana deli kız. Bir helal da ilişkide olan genç kızla erkeğin evlenmeden aynı çatı altında kalmasına ses çıkarmayan RTÜK'e. Devletin kanalında böyle özgürlükçü bakış açılarına izin vermek Türkiye için umut dolmamı- tamam komik değildi.

Egemen bir yıl boyunca kötü çocuk olmakla babasının oğlu olmak arasında gitti geldi. Dizinin başında arkasında bir ton pisliği olan ama bunların hepsini gizleyen biri vardı. Bugün bütün çamaşırlarından arınmış, egosundan arınmasa da babasına daha çok benzeyen biri karşımızda. Salih Baba'yla son konuşmayı yapanın o olması sürpriz değil. Kendisini yola sokan Aslı sağolsun dizinin sonraki babası o olacak çünkü. Bir tür devir teslim töreni gibiydi. Sıra sende Doktor.

Şarkıcı Rüzgar, Avukat Levent, Damla, Müge, Müjde falan derken dizi gıcık olunacak çok fazla karakter de sundu bize. Rüzgar, çocukken bile şımarık olmasının verdiği gazla bir yıl boyunca Emrecan ve Ceylan'ın arasında dolaştı. Bu arada Haluk'a kardeş olmaya çalıştı, Haluk'u Ece'den çok o yonttu. Levent, tam Ece ve Haluk bir araya gelecekken, geçmişten gelip ortaya çıktı. Arka kapılardan dolaşmayı çok severdi ama Yufkacı Salih'e güzel çırak olmuştu sahiden. Onu da biraz biraz sevdik. Ama diğerleri... Damla peşindeki belalarla birlikte Türkiye'ye geldi, burada da sadece ailenin başını belaya sokmaya devam etti. Müjde tanıştıkları günden beri Egemen'le Aslı'yı ayırmaya çalıştı. Beceremeyip ailesini kaybedince, kazanmak için intihara kalkışacak kadar düştü. Sunucu Müge'yse dizinin en lüzumsuz, en itici karakteri oldu. Diğerlerinin yanında çok "tip" kaldı. Tava Nermin'den her darbe yediğinde ekran başında kutlamalar yaptırdı. Yine de hepsi çok güzel bir hikayenin parçaları oldular bu sezon. Düzgün dünürler Hasan Başkan ve Doktor Adnan gibi. Ya da Ece’nin ofisteki kankaları gibi.

Bir sezonun sonunda beklediğimiz mutlu sondan biraz uzaktayız artık. Salih Baba'nın hafızayı komple kaybedip düğüne gelmemesiyle hem Haluk'la Ece, hem de Ceylan'la Emrecan biraz daha bekleyecekler imzalar için. Biz de birkaç ay daha bekleyeceğiz bu delilerin yeni hikayeleri için. O zamana kadar güne bomba gibi başlamak için Zumba'ya devam.