Peki 48. bölümü de geride bırakmışken, Kiralık Aşk nasıl gidiyor? Uzun zamandır bölüm başında “Haziran 2016” bantıyla birlikte bir flashforward serisi izliyoruz. Bu düğünün kimin düğünü olduğu çok konuşuldu fakat çoktandır Defne ve Ömer’in düğünü olduğu kabul ediliyor. Güzel bir düğün olduğu ortada, yerçekimsiz ortamda da evlenseler en güzel düğün onların olur, matematik belli. Ne var ki hikaye bir türlü bundan %100 emin olmaya izin vermiyor. Her bunu düşündürecek sahnenin ardından Sinan ve Yasemin, hatta Sinan ve Sude ihtimalleri de ortaya çıkıyor. Bir ara Türkan ve Hulusi diye düşünüp telef olan fanlar bile var. 48. bölümde de Ömer ve Defne’nin düğünü konuşuluyorken bir anda Sinan ve Yasemin’in evlenme ihtimali ortaya çıktı. Passionis Biraderler’den biri evleniyor ama bakalım kim? Onu bırakın, İplikçi bile deseler ortaya üç ihtimal çıkıyor: Yağuşuklu Ömer İplikçi, şer odağı Sude İplikçi, Speedy Gonzales Hulusi İplikçi.
Evliliğe yürüdüğünü tahmin ettiğimiz Defne ve Ömer çifti giderek birbirine benzemeye, birbirini tamamlamaya ve birbirlerinde huzur bulmaya başladı. Daha önce yaşanan ayrılık ihtimalleri artık esas sır ortaya çıkmadıkça çok uzak. Seyircinin bu çiftin ayrı kalmasına tahammülünün olmadığı çok açık, bu durumun apaçık belli olduğu noktadan sonra da zaten tamamen koptukları bir durum gelişmedi. Üstelik gittikçe derinleşen, içimizi ısıtan bir ilişkileri var artık. Ömer Defne’nin doğum gününde kendi gibi değil, Defne’nin öyle olmasını arzu ettiği biri oldu adeta. Ömer öyle bir arabaya balonları bağlayıp gelecek biri mi? Gıy gıy gıy müzik açıp Defne’yi sıkacak, yüzünde en sahici gülümsemesiyle “Canım benim çok önemli bir işim çıktı. Görüşelim ama bak araşalım” dedirtecek bir Ömer vardı ama artık Defne’yi çözdü. Bir ara aynı evde olmalarına rağmen başını temizlikten bulaşıktan kaldırmayan, Ömer’in zevklerine ortak edilmeyen bir Defne ile kendini odalara kapatan bir Ömer vardı. Şimdi ise beraber kötü günleri unutmaya, birbirlerini tamamlamaya, farklılıklarını çözmeye değil olduğu gibi kabul etmeye başladılar. Çiftimiz bütünleşti bütünleşmesine de Ömer’in tekne sürprizi mi yoksa Defne’nin öpücüklü teşekkürü mü daha güzel, biz açıkçası şaşırmış durumdayız. İyisi mi birkaç kez daha böyle sahneler görelim de karar verelim. Şey yapmayın ya, verin bol bol biz anlamıyoruz böyle olunca. Unutmadan şunu da söylemek gerek, teknede yaşanan geceye tekrar tekrar dönülebilir, o gece yaşananları farklı farklı sebeplerden dolayı tekrar görebiliriz. Bilerek yarım bırakılmış görünüyor ki seyircinin hayalgücüne bırakılırsa bir daha bırakıldığı gibi alınmaz o gece. Bırakmayınız. Zaten ben art niyetli biriyim, hınzırım, tontinim. Benim evimin tuvaleti dışardaydı, kurban ol!
Ömer tek başına yürümüyor evliliğe, Defne de haldır haldır koşarak geliyor. Defne’nin evliliğe yürürken önündeki en büyük engelinin kim olduğunu zaten herkes biliyor; hamam gerilimi. İkincisi de 200 bin lira karşılığında bir evlilik oyununu kabul etmesi ve Ömer’le tanışmaya ve kendine aşık etmeye bu sebeple girişmiş olması. Oh, söyledik bitti. Darısı Defne’nin başına diyeceğiz ama Defne bu kadar rahat söyleyemeyecek gibi duruyor. Minnoşsun diye mutlusun sanıyorlar. Defne ne kadar mutlu gözükse de içi içini yiyor, aylardır başını vicdan yastığına koyamıyor. Şimdiye kadar senaryo ekibi Ömer’i ortaya çıkan sırra harika bir şekilde hazırlıyordu. Yok yere yaşanmadı ev meselesi, bunu da hikayenin önemli bir parçası olarak görmek gerek. Defne’nin paraya pula önem vermediği Ömer’in gözüne iyice sokuldu, kafasında oturdu, hatta bununla ilgili de dev bir trip yedi. En azından şu durumda Ömer onu parayla ilgili olarak değil, bu sırrı saklamasıyla ilgili olarak sorgulayacaktır. Gel gör ki bu bölümde eş dost çoluk çocuk gittikleri Alp ve Şebnem düğünü öncesinde yaşananlar hepimizi korkuttu. Şebnem’in ortağının aynı zamanda eski sevgilisi olduğu ve Alp’ten bunu sakladığı ortaya çıktı. Aslında bu kadar büyütülmesi anlamsız, çok eski olmasa şimdiye kadar iyi bir sosyal medya stalker’ı bu durumu ortaya çıkarırdı ama yine de mesele büyüdü. Bu kadar önemli bir bilgiyi neden Neriman ve Defne’yle paylaştığını anlamasak da Ömer’in kulağına gideceğini tahmin etmek zor değildi. Etrafındaki herkese iyi bir ders verdi ve Alp’in bilmeye hakkının olduğunu düşündüğü bu sırrı hemen açıkladı, nitekim böyle bir konudan ne kadar rahatsız olacağını da çok net bir şekilde belirtti. Defne’nin yüzündeki “konuyu bilen herkesi vurup yoluma devam mı etsem” ifadesini fark etmemek elde değildi. Ne var ki daha acı olan boşa giden düğün hazırlığı ve potansiyel altınlardı. Bir sonraki bölümde en azından bir sünnet düğünü yapıp altınları toparlayan bir Alp görmek isteriz, Koray’ın yediğini içtiğini çıkarsa yeter. Aklıma Mert Baksi’nin kafasında tacını, elinde asasını görmek fikri geldi ve şu an inanılmaz eğleniyorum.