*Dizinin şu ana kadar sadece altı bölümünü bitirdim. Tabii gönül tüm bölümleri izledikten sonra oturup bir kritik yazmayı ister. Ama bir bölümün uzunluğu bir buçuk saat ve toplam 79 bölüm var. Eğer hepsini izlemeye kalksam en iyi ihtimalle önümüzdeki nisanda falan görüşürüz. Zaten şu ana kadar izlediklerim bile süre olarak Mad Men’in bir sezonuna denk geliyor. Dizi süreleri kısalsın kampanyası hep yapım ekibi açısından gündemde ama bence izleyicilerin de bu konuda işleri epey zor.
*Açıkçası köşk ahalisinin yaptıklarını izlemek çok eğlenceli. Aşağıdakilerin hikayesini, mesela o poğaça suratlı yarı otistik Cemile’yi falan atlaya atlaya izliyorum. İyi hoş ama bir Downton Abbey değil tabii. Aşağıdakilere dedikodu yapmaktan başka bir numara yazamıyorlar.
*Aşk-ı Memnu’da beni en çok şaşırtan şey senaryosunun güzelliği oldu. Özellikle ilk üç bölümü bence şahane yazılmış. Ece Yörenç ve Melek Gençoğlu’nu tebrik etmek gerekiyor. Harika bir damar bulmuşlar ve çok iyi işlemişler.
*Beşinci bölümle birlikte Adnan ve Bihter evleniyor. Ondan sonra biraz sıkmaya başlıyor. Çünkü işin içine artık tuhaf entrikalar giriyor. Karakterlere bir takım münasebetsiz eylemler yazılmaya başlamış ve o ana kadar gayet cool giden dizi birden hemen unuttuğumuz Türk dizisi klişesine geri dönüyor. Oraların da kaderi Cemile’yle aynı. Atlanmaya mahkumlar.
*İkinci bölümde şahane bir replik var. Adnan, Behlül’e der ki: “Sana çok tatlı, çok cici bir yenge geliyor Behlül.” Emojideki patlayarak gülen yüzü buraya eklemek istiyorum. Hemen günlük hayatıma adapte ettim bu lafı. Sana çok tatlı, çok cici bir enişte geliyor Yiğit. Seversin.
*Senaryonun iyiliğinden bahsettik. Peki ya oyunculuklar? Bence çok iyiler. Hepsi ellerinden gelen her şeyi yapmış. Beren Saat ilk başlarda biraz zayıf. Kötü olmak ona iyi olmaktan daha çok yakışıyor. Onun dışında bunu itiraf etmek istemezdim ama diziyi başlarda bayağı Kıvanç Tatlıtuğ götürüyor. Bir insan Behlül sevimsizliğini ancak bu kadar hissettirebilir.
*Kıvanç Tatlıtuğ, aynı zamanda biraz da şişko bir Behlül. İkinci bölümde soyunup, boğazda yüzdüğü bir sahne var. Yan yağları kafam kadar.