Ay yeteğğrrr çiftime geri dönüyorum. Biz çok meşgulüz mü? Neyle meşgulsünüz mü? sjahgdjahsg bu safozluk bulaşıcı ha. Allah koruya da Ömer'e bulaşmaya. Bu Ömer'i ben döverim ha, bakın döverim, söyleyin gülmesin, döverim gülmeyecek. Bir meşguliyetten insan ancak bu kadar mutlu olabilirdi. Zübeyir git allasen Zübeyir şurada 3478643 haftadan sonra dolu dolu gülüyoruz, bölme. Derya sana bir şey diyecekmiş, bak ona git sen.
Selim, Selim, Seliğm, ne iyi ettin de geldin Selim. Öyle artiz artiz gelip aşını olursun ama Selim’ler gelip size hönk ettirir işte Ömer Bey’ler. Selim de yalnız evde hazırlandın da mı geldin oğlum? Defne'yi görürsem günün birinde bir yerlerde bunları derim diye mi düşündün? "Merhaba ben Selim, biz eskiden enikkene Defne ile aşıktık ama ne aşk var ya öeğğff görmen lazım, okuldan çıkışta su içmeye giderdik, babam sucu da :))))" herkese bu hikayeyi anlatır gibi geldi bana. Kanlım benim, kocam Zeyno Memoli. Daha yeni merhabalaştığın adama ne aşk hayatını döküyorsun sen. Ama olsun dök,,dök mantık aramayacam nasıl morardı ama Ömer İplikçi, yazık be kıyamam. M dedi o sonda, duydum valla m dedi. Sen de duydun mu Ömer? Defnem dedi Selim, yani bilemoyorom ama senon Defne’no Defnem dedi, saçlarını tuttu bendon duymoş gibi olma amo. Oradaki her mimikten kıskançlık sel oldu aktı. Hep Defne kıskanacak, sen yıağğa şapsal Defne içerikli gülücükler atacam mı sandın; bu da sana kığps olsun ki ben dünyanın bütün kığpslarını severim. Sözlüsün de kimle sözlüsün artık dağa taşa duyur Defne. Ben ben Defne Topal’sın ay pardon Defne Topal Ömer İplikçinin sevgilisiyim de, manitoşkosuyum de, latilokumuyum de, aydınlık tarafıyım de. Hakkındır yürü yürü.
"Defne sen benim sevgilimsin," diyen sesi hafif buğulanan Ömer’ler valla Defne gibi ben de kıyamadım. Ulan o bize ne biçim kıyıyordu ama hiç kıyamam demiyordu da zalimin oğlu ama kahretsin bu yufka yüreklilik, bu sevmekler falan.
Şimdi Gallo ile double date'in içine niye turp sıkıyorsun Ömer? Defne yine iyi eve kadar girdi, ocakta yemeğim kalmış kığzz, görüyor musun eve tüp almadım galiba diye elini bırakıp kaçmadı yine iyi. Defne bu biliyorsun, aklı kaçma odaklı çalışıyor. Defne’cim Ömer'e anlatmadım diye gergin olmanı anlarım da Gallo öğrenecek Ömer'i diye gergin olmanı da anlamıyorum. Ben anlamıyorum da günah, kaybetmekten korkacak kadar seviyormuş. Gallo anlatmaz, anlatmayacak ben çok eminim ondan (elinde patladı). Gallo doğru konuştu, doğru konuşan sevilmezmiş derler de bunları söylemesi gereken kişi Gallo değil. Üzerine vazife değil yani he Defne'yi yakın bulduğundan olacak uyarısını yaptı sağolsun, gitti. Gallo'dan yana korkumuz olmamalı, olsun diye inadına uğraşıyor gibi ekip. Bir yerden gerilim sağlamalılar nihayetinde ama Gallo düşündüğümüz kadar etkili değil. İsterse Simurglar Krallığının(?) anahtarını da vermiş olsun, Ömer'i mafyanın elinden bile kurtarmış olsun minnettarlık nere, aşk nereğğğ yani.
Sevim koş sevim İplikçiler gelmiş, hoş gelmiş. Ne güzel oldu ya İplikçiler. Simge yaptıracam, gökyüzüne ışıklar eşliğinde bu simgeyi yansıtacam ki darda kalana yaşam sevgisi gelsin. Defne'nin zayıf sözlü anlatımı eşliğinde geçmiş loading olurken görmediğimiz o dertsiz, tasasız Defne kısmını görünce bir rahatladım, ödem attım, yarım kilo zayıfladım. Ne değişecekti kızım, sen Defne Topal’sın aptallık etme. Barış Arduç valla güzel oyuncu, çok bir tatlı oyuncu, çok bir başka bakışlı oyuncu. Bu bölüm sevinci de, derdi de, kıskançlığı da bana geçti . O nasıl Defne görüp mutlu oluş, sevinçten aklını kaybediş ama coolluğu bozmadan gözlerle seviş.
Only Sarhoş Defne can judge me. Sarhoş olup sevimlilik heykelini diktireceği yetmiyor bir de şarkı mırıldanıyor, sevgiden aklını kaybedip Ömer'in kulaklarını düşünüyor, kuzguni saçlarıyla boncuk gözleriyle beraber. Kalk yerine yat kız, kalk her yerimiz sevimlilik oldu, aşk oldu, gülük oldu. Gerçi yerine değil Ömer'in yatağına yattın, daha da efsane oldu. Zaten en hakiki yerin, öz yerin, en yerin Ömer'in yanıdır belki. Bu Ömer etiği buradan döner mi ne diyorsun Aykut dedim ama sonunda girdi yanına kıvrıldı. SONUNDA. Damardan adrenalin zerk edilmiş gibi oldum; sokaklarda koşsak koşardık, hatta izleyiciler olarak birlikte uyudular birlikte diye niye konvoy yapmadık bilmiyorum. O da bizim ayıbımız olsun. Ömer'in yanında uyanıp ne yapacağını bilemeyen Defne’ler. Kız yerim seni. Hepten ablanız kurban olsun diyen Bülent Abla ağzına kaymaya başladım. Toplayın beni arkaşlar. Türkan Teyze arayacak zaman mı şimdi be? Gerçi Ömer'in de hiç geri durası yok. Zembereği boşaldı, artık onu zor toplarız gibi görünüyor. Şimdi siz bizi böyle şakaya, gülüğe, sevgiye, cilveleşmelere ve az kötülüğe alıştırdınız ya, alışkanlık da pistir biliyorsunuz; yoksunluk sendromu falan yapar, devamı gelmezse müdürün kızını keseriz artık, yeter bayağı bir sabrettik bence. Bayağı yol kat ettik, beynimiz düşün düşün bayağı çalıştı, yorumlamaya çalışırken parmaklar çalıştı, hisler çalıştı, kalpler gümbürdedi, adrenalin salgılandı; demem o ki devamını bekliyoruz. Hak ettik. Emeklere sağlık. Fin.