Cihan’a bakacak olursak;
Boşanmak Cihan’a yaradı mı yaramadı mı onu zaman gösterecek fakat Cihan artık kendisine sıfırdan bir hayat kurmak zorunda; çünkü bir kere artık 75 milyon dolarlık yalıda oturmuyor. Olsun, evi yok ama Gülseren var, Gülseren’in evi var. Cihan Gülseren’in evine taşınırsa şaşırmam. Üstelik artık özgür. Gülseren de az değil; bir makyajlar, bir yemekler ve en önemlisi fırın sütlaç! Hem kalbe hem mideye hitap ediyor, daha ne olsun! Şaka bir yana ben en çok Gülseren ve Cihan’a üzülüyorum.
Cihan’ın düşmanı Harun!
Cihan düşmanını araştırdıkça her taşın altından Harun’un çıkması Cihan’ın hayli tedirgin eder; Harun neden onunla uğraşsın ki? Ama Cihan zeki adam, işin peşini asla bırakmaya niyetli değil. Nitekim parçaları birleştirmesi hiç de zor olmuyor. Harun’a giden yollar pat diye önüne çıkıveriyor. Ama Cihan artık düşmanını bulmaya çok yakın, belli yani. Harun’un Cihan’ı tuzağa düşürme macıyla teklif ettiği ortaklığı kabul etmedi. Ayrıca Yıldırım da çok isabetli bir ipucu bulmuş oldu. Yıldırım aslansın, ne güzel bir ipucu yakaladın; Candan! Artık Cihan emin ki düşmanı Harun Erguvan! Candan’ın birden tekrar Dilara ile dost olması, Harun’un yıllar sonra birden ortaya çıkması, Cihan’a sayısız iyilikte bulunması, en dikkat çeken ayrıntı da Dubrovnik’teki kliniği Candan’ın tavsiye etmesi ve Harun’un klinikle bağlantısının tesadüf olmayacağı. Hep merak etmişimdir, Yıldırım şeker gibi adamsın Candan gibi bir cadıya altı yıl nasıl katlandın ?