Ertan az değil, demiştim ben çok iş açacak başlarına daha diye. Nitekim bahçede olan biteni uzaktan izleyip yaptı yine yapacağını…

Vahit yerde yatarken Meryem panzehiri vermesini söylediyse de adam -kendince haklı tabii- oğlunu görmeden hiç bir şey vermeyeceğini söyledi.

Meryem adamın oğlunun başına nöbetçi diye Orhan’ı koymuştu. Hemen aradı ve çocuğu getirmesini söyledi. Orhan hayatında çocuk mu kaçırmış, ne bilsin bu işleri… Zaten düştü tuzağa…

Fatih ise yerde yatan karısı Zeynep’in daha fazla pazarlık malzemesi yapılmasına izin vermedi. Kaptığı gibi hastaneye götürdü Zeynep’i.

Ama doktorlar zehirin türünü bilmeden bir şey yapamıyorlardı. Ya zehirin türünü bilmeliydiler ki panzehir yapabilsinler, ya da panzehirin kendisi gerekiyordu. Tüm bu sorunların çözümü ise oğlunu görmeden tek kelime bile etmeyecek olan Vahit’te idi.

E o zaman çözüm çocuğu getirmekti. Evet çok kolay gibi görünse de işin aslı öyle olmadı.