Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Yanlış sapağa girdin Mavi!
Sezon: 1 Bölüm: 26




Savaş haklı. Nazlı ondan da haklı. Kendi kafasında düşlediği ruhu, bedenlerinize koyup yaşatmak isteyen ve bunda ayak direten birileri varsa etrafınızda, Savaş’ı anladınız demektir. Kendine biçtiği rollerde sıkışıp kalmış, aslında daha fazlası olduğunu görmeyen ve görmemekte ısrarcı biri varsa eğer yakınınızda, Nazlı’yı anladınız demektir. Uğurlarına girdikleri bu mücadeleyi kimse kazanamayacak ama. Ne Nazlı, Nazlı olmaktan vazgeçer, dominantlığından; ne Savaş, Savaş olmaktan, 20 senedir içinde büyüttüğü o kırık çocuktan. Hala inancım tam, çıkışları bir şekilde bulurlar onlar ama halının altına süpürülmemesi lazım bazı şeylerin. Büyük sorunlar gibi gözükse de bunlar, iki gönül bir olunca masalı tam bu noktada devreye girmeli. Bir ortak nokta bulunup, temizlenmeli, öyle gidilmeli çıkışa.

Hayır anladım, kendinize özel bir diliniz var, o bende de var. Saçmasapan yerlerden, neler anlatıyoruz birbirimize en yakın arkadaşımla ama anneannenizin çorabı ve Einstein?!? Onu oraya nasıl bağlamış olabilirsiniz gerçekten merak ediyorum. Bir anlatın hele. Gençlerin gelecek hayalleri olması gereken kıvamdaydı. Adı hayallerdi ama gerçekleşmeyecek bir şey yoktu ortada. Tuttuğunu koparan bir Tuğçe Yurdam, (Türkan ablamıza kucak dolusu sevgiler!) aklı beş karış havada, rahatlıkta nirvana yapmış bir Emre, iki çocuğuyla mutlu mesut piknik yapan bir aile ve hayallerinde bile dengesizlikte çağ açmış bir Nazlı. Bihter Ziyagil saçları ve minik Uzay’ın annesi rolüyle Selin’i de unutmadım, babamız tabii ki Ali. Gerçeklik barındıran hayaller bunlar. Yazdık bir köşeye.

“Senin hayalin ne Ali?”

“Benim hayalim sendin, ben hayalimi yaşadım Selin!” diyen bir Ali. Özlemle, sanki  tek doğru oymuş gibi, sanki derdi de devası da ondaymış gibi öpen, sarılan, koklayan bir Ali. Kıyma Ali, kendine kıymayı göze aldın da Selin’ine kıyma. Bir kez daha sesleniyorum, tüm kalbimle, dön gel o yolları Ali. Sizin yolunuz başka, yanlış sapağa girdin Mavi.

Aklımda olan çok şey var aslında, yazmak istediğim ama çıkmıyor. Anlatamıyorum derdimi. Ne yazsam doğru değilmiş, eksikmiş gibi geliyor. Yine biraz ‘şey’ oldu yazı. Belirsiz, karışık, bölük pörçük. Ama ben toplayamadım aklımı. Ali’nin yumruğunu geçirdiği cam gibi paramparça kaldım. Boğazıma bir yumru geldi oturdu, kalkmıyor. O kalkmadığı sürece de yazılar biraz ‘şey’ olacak gibi. Kusura bakmayın.

Güzel günler.

1 2 3
Buse Savaş
15/12/2015 18:49
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR