Şüphesiz bu haftanın en büyük sürprizi Harun’un Dilara’ya olan sürprizi idi. Bizler haftalardır Harun’un önce Cihan’ın karşısına çıkmasını beklerken Dilara’nın karşısına çıkması ters köşeye yatırmadı değil.

Dilara tüm iyi niyetiyle 20 yıldır görmediği eski bir dosta rastlamanın sevincini yaşayıp keyifle içkisini yudumlarken aslında Harun’un bu sefer samimi bir dost olarak değil de  aldıkları nefesi dahi burunlarından getirme planları çerçevesinde karşısında oturduğunun farkında değil henüz. Kısacası Dilara için bu karşılaşma sadece küçük bir tesadüften ibaret; üstelik Candan da sırf bu yüzden Dilara ile arasını sıcak tutmaya çalışıyor. Bu arada Harun’un hala eskisi gibi Dilara’ya aşık olduğu gün gibi ortada; elini tutmalar bakışlar falan. Ayrıca o Dubrovnik’teki terapi merkezi  tavsiyeleri falan da elbette planın bir parçası, fakat Dilara’nın Candan’a ve Harun’a gözü kapalı  güveninin kaynağı ne? İnsan bu işin içinde bir bit yeniği aramaz mı? Aldığı karar da çok cesurca ayrıca; hiç sorup soruşturmadan maşallah Dubrovnik’e gidecek. Birisi Dilara’ya her şeyin Harun ve Candan’ın planı olduğunu anlatsın!

Cihan için tehlike çanları çalıyor!

Eminim Harun’un daha ilk bölümlerden Cihan’a karşı düşmanlığının sebebini  çok merak etmişizdir işte artık bu bölümde hep beraber cevabını bulduk meğerse Harun kardeşi Hayal’in ölümünden Cihan’ı sorumlu tutuyormuş. Bir de tabii Dilara ile evlendiği için de düşman ona. Hem de ne düşmanlık, intikam yemini edecek kadar! Hal böyle olunca Cihan için tehlike çanları çalmaya başlıyor! Harun, Gürpınar ailesinin aldığı nefesi burunlarından  getirmeye kararlı! Cihan’ın yıllarca hep kazandığı ihaleyi alarak Cihan’a ilk darbesini indirerek başladı işe. Sonuç olarak Cihan bu durumda maddi olarak büyük bir zarara uğramış oluyor. İnanıyorum ki Cihan bu durumun da üstesinden gelecektir. (Adam limon satar yine de ekmeğini kazanır.) Umarım Cihan en kısa zamanda kendisiyle ve ailesiyle uğraşanın Harun olduğunu anlar!