Koray'a bu hafta bi gülme güldüm, şimdi gülmedim desem ayıp etmiş olurum ama kekremsi tadımdan ötürü ayıp olmasın şimdi ona da der gibi güldüm. Limo driver, sür hayatım. Koray'ı ne kadar sevsem de kovulmasına üzüldüm diyemeyeceğim, bir miktar hak etti. Bir miktarı da sevdiğimden diyorum yoksa bayağı hak etti, yani en çok o hak etti. Bir Limo uğruna, servet ve de şöhret uğruna insan arkadaşını satar mı? Üstelik uyarıldığın, bunun omurgasızlık olduğu söylenildiği halde. Arkadaşlarını çok sevdiğini iddia ederek hem de. Tamam evet Koray'a çizilen karakter bencil, para düşkünü, lüks için her şeyi yapabilecek, kendi odaklı yaşayan ama bu Koray'ın başka yüzlerini de gördük biz; arkadaşını önemseyen (Sinan'a verdiği çek, Ömer için çaldığı çizimler) bu Koray tam bu noktada Yasemin'e bu kozu vermemeliydi. İlle döner ama Koray Passionis'e, kıyamazlar ona.
Gelelim ailelerin tanışma faslına. Neriman gibi gözüm attı ama masadaki sağlı sollu görgüsüzlüğe değil, Necmi Bey'e. Acayip kızgınım kendisine. Ömer evleniyor diye duygulanan bu amca, bu kadar yeğenini seven amca “Neriman karışma çocuklara,” demek dışında bir şey yapmıyor, bu çok yalnız hissettiriyor. Ömer olayı öğrendiğinde en çok amcasını affetmesin. Neydi bir söz vardı "her şey bittiğinde düşmanlarımızın sözlerini değil dostlarımızın sessizliğini hatırlayacağız," valla ben çok hatırlayacağım. Neriman konusunda kelimeler kifayetsiz artık. Su katılmamış bir kötülüğe doğru evriliyor anlamlandırılamayan bir sebeple. Bana en çok sakın yenilme sözü dokundu. Yeğenine yüzüğünü verecek, Ömer'i düşünüp en sevdiği yemeği yapacak, ‘doğurmadığım oğlumsun’ diyen bir anne kızını bu şekilde yetiştiremez. İyilik, kötülük değil yenilmek, yenmek üzerinden hayata bakmak dünyanın en ahmakça yaklaşımı. Neriman'ın iyi bir insan olduğunu biliyorum aynen sevmediği Yasemin gibi iyi fakat gözünü kör edecek kadar hırslı. Bu hırsların gün gelip ayağa dolanacağını da görmeyi diliyorum sadece. Yine de fazla üzülmesin Nöro ben de gözyaşına dayanamam çünkü.
Dizide çiftimiz bir araya gelemiyor dedik, geldiği nadir anlarda da tat alamadım ne yalan konuşayım. Cherie'den ayrılıyorsun Passionis'e geliyorsun diyen Ömer yapmışlar çok da randımanlı olmamış. Bu tarz emrivakilerden hiç hazzetmem. “Ben emir almam, emir veririm,” diyen Deli Yürek'e bağlattılar beni asdkjhasdkjh. Defne'nin Yasemin'e hakkaten vefa borcu var. Defne aşk meşk durumundan kafayı yakmışken ‘geleceğini de düşün, yeteneklisin sen kızım’ diyen bir Yasemin var ortada. Böyle demedi de en azından çizebileceği bir yol açtı önünde niyeti ne olursa olsun. Yasemin kötüymüş, hırslıymış, Ömer’le Sinan'a yamuk yapmıştan bağımsız bunu değerlendirmek lazım. Defne'nin ne Cherie'ye ne de Passionis'e gitmeyip başka bir yerde çalışmasını tercih ederim. Yok mu başka bi ayakkap firması ya ülkede. Ömer ile sadece sevgili olsunlar. İkisinin saçma savaşları içinde Defne'nin daha fazla ezildiğini, daha fazla Ömer güdümünde yaşadığını görmek istemiyorum. Gitsin Ömer'den iş anlamında bağımsız bir hayat kursun. Güçlü Defne anca öyle olabilir. Böyle Ömer'in kötü bir kopyası olmaya çabaladıkça hepten Defne'yi Defne yapan şeyleri kaybedecek.
Sondaki ‘sen benim aydınlık tarafımsın, papatya gibisin beyaz ve ince’ diyen Ömerler tüm bilinmezliğine rağmen sana sarılınca ‘yuvama dönüyorum’ diyen Defneler bile etkilemedi beni. Eskisi gibi olmadı diyeyim ya da. Allağm durum çok kötü galiba ya, ölümüm yaklaşıyor. Normalde üç burgu çift salto yapardım o sahnelerin sonunda. Bir Şükrü Abi’nin verdiği tepkiler inandırıcı geldi çünkü bölümde. Şükrü Abi sen de çok çektin helal et hakkını. Bakın yineliyorum sadece Defne- Ömer aşkı görelim aşkımlar, böcüğümler havada uçuşsun demiyorum ama acaba iki saat içinde kaç kere Defne- Ömer gördük diye de sorgulamak istemiyorum. Bizimki de dert yani. Dizi izliyoruz, başroller bir araya gelsin diye ricada bulunuyoruz. Reytingleri artırmak için diğer diziler gibi cebelleşmenize bile gerek yok. Büyük isteklerimiz yok, bir araya getirip 2-3 kıvır kıvır sahne yazacaksınız ve absürt bir yerde kesmeyeceksiniz sahneyi. Biz de ‘ay ne güzeldi kığzz’ diye birbirimizin omzuna falan vuracağız. Artık yaralayıcı olmaya başladı Meriç Hanım hakkaten bizi sevip sevmediğine bi karar ver, isteyip istemediğine. Kiralık Aşk severler olarak acıya biraz meyilimiz olduğunu düşünüyorum. Bizi omzumuzdan vursalar kalkıp devam ederiz gibi. Biz söylüyoruz biz dinliyoruz gibi oluyor ama elimizden gelen sınırlı. Ayağınıza taş değmesin, eşiğinize güz düşmesin sayın bunu okuyan. Fin.