Bu adamın gücü ne?

Bölümü uzun zamandır görmediğimiz Parrish ile açtık. Bu sahneyi tanıtımlarda görmüştüm ve çok merak etmiştim. Sonunda Parrish’in de gücünün ne olduğunu ve neden listede olduğunu anlamaya başladık. Bölümün başında Parrish’in arkadaşı, üzerine konulan beş milyon doları almak için Parrish’i polis arabasında yakmakla meşguldü. Hatta yaktı da! Parrish intikamını almak için şerif departmanına giderken Lydia ve Stiles ile Şerif’e Lydia’nın babaannesi ile ilgili olanları anlatmak için oradaydılar.

Bu adamın da adı tam bir sır!

Parrish’in baskın yapmasıyla ortalık karıştı ve odaklar bir süreliğine de olsa Lydia’nın babaannesinden Parrish’in gücünün ne olacağına doğru kaydı. Anlaşılan Parrish’in de olanlardan hiç haberi yokmuş. Ne yalan söyleyeyim ben Parrish’in kötü tarafta olduğuna inanmaya başlıyordum. Sanki bir şeyler gizliyor gibiydi ancak meğer her şey ondan gizleniyormuş. Ekibimiz olanları çözmeye çalışadursun, Şerif’in vurulmasıyla Stiles ve Şerif hastanedeydi. Şerif’in adını kimsenin bilmemesine gönderme yapılıyormuş gibi Stiles sürekli Mr. Stilinski hitabını Şerif diye düzeltti. Bu arada son iki-üç haftadır dizide yansıtılmaya çalışılan ailelerin maddi sıkıntıları biraz sıktı gibi. Hayır, izlediğim dizilerde bile para sıkıntısı var, bir refaha kavuşamadık. Neyse, sürekli verilen bu para sıkıntısının ucu Scott’ın bulduğu paralara dayanacak gibi. Ne dersiniz bizimkiler o paraları kendileri için kullanır mı? Bence kullansınlar. Bu kasaba için neler yaptılar, biraz rahatlık onların da hakkı canım!!!

Bu çocuğun odasına böyle mi girmemiz lazımdı! Cık cık!

Parrish’in insanlar bu listeye nereden ulaşıyorlar sorusunun cevabını Liam’ın yatak odasında bulduk. Ben de kaç haftadır aynı soruyu soruyordum açıkçası. Sanırım bu liste öylesine insanların yazıcılarından çıkıyormuş. Yine de çok saçma, o sayılarının anlamının para karşılığı olduğunu ve öldürmeleri gerektiğini nasıl anlamışlar bilemedim. Umarım daha açıklayıcı bir sahne izleriz.

İşte olayların ilk başladığı yer!

Konu Parrish’ten biraz uzaklaşıp geçen hafta beni şoktan şoka sokan (ama boşaymış) Lydia’nın babaannesine gelecek olursak eğer; meğer babaanne Meredith’i daha önce eve davet etmiş. Çalıştığı IBM’de garip sesler duymaya başlayan Lorraine, duyduğu şimşek ve yağmur sesine bir anlam verememiş. Ancak dört gün sonra en yakın arkadaşının cesedini gölde bulmuşlar. Zaten bundan sonra da bu seslerin nereden geldiğini bulmak için denemediği şey kalmamış. Doktorlardan, medyumlara kadar her yeri gezmiş. En sonunda da Meredith’i bulmuş. Sonunda kendisi gibi olan birisi! Gel gör ki Lydia bu sahnelerde babaannesinin Meredith’in delirmesinden sorumlu olduğunu düşünüyordu. Bunun da büyük bir yanılgı olduğunu bölümün sonunda anlayacağız. Ya da gerçekten Meredith’i bu hale getiren oydu.

Seni severdim tatlı kıs!

Bu arada Stiles ve Lydia da Lorraine’in bıraktığı bir diğer şifrelenmiş notu çözme çabalarındaydı. Lydia’nın adı, babaannesinin yakın arkadaşı, evcil hayvanlarının adlarını deneseler de bir çözüme ulaşamayan ikilimize çözümü yine Stiles getirdi. Artık bu Stiles’i kasabanın şerifi olmak da kesmez. Daha büyük yerlere açılması lazım! Stiles sayesinde Lydia’nın küçükken en sevdiği masal yani Küçük Deniz Kızı’nın başkarakteri Ariel’in adı şifreyi kırdı ve önümüze yeni bir liste verdi. Ancak bunlar öldürülmesi gerekenlerin değil zaten ölmüş olanların listesiymiş meğer. Bunu da Parrish sayesinde öğrendik. Hem de hepsi aynı yerde yani Eichen Evi’nde ölmüşler!

Bunun ne yaşadığı da belli değil.

Yazıcılardan listeler fırlıyor demiştik ya, işte bunun sonucunda bazı değişiklikler olmuştu. Derek listeden çıkmış Liam’ın değeri de 18 Milyon’a ulaşmıştı. Ekibimizin başı dertte olur da kasabada parti olmaz mı? Tabii ki var. Neyi kutladıklarını anlamadım ama kendini sıradan ergen partilerinden birinin içinde bulan Scott bir tarafta içip içip dans eden Malia’yı bir tarafta da içerek sarhoş olmanın, daha doğrusu olamamanın keyfini çıkartmaya çalışan Liam’ı buldu. Yine Malia çok şirindi. Sanırım bu diziyi asıl izleme sebebimin Malia olduğuna karar vermiş bulunmaktayım. Stiles ve Malia ilişkisi de üstüne bal şeker oldu.

Ne çektiniz yeter artık!

Bu sırada Eichen Evi’nin hasta bakıcısına rüşvet vererek arşivlerine girmeyi başaran Lydia ve Stiles’ı bekleyen tehlike ise partide Scott, Liam ve Malia’yı bekleyenden çok daha az değildi. Arşive giren Lydia ve Stiles, Brunski tarafından rehin alındı. Meğer bütün o listedekileri Brunski öldürmüş ve hepsinin de ölürken söylediklerini kasete kaydetmiş. Lydia’ya babaannesinin sesini dinleten Brunski neyi planlıyordu bilmiyorum ama babaannesinin “Ariel’e zarar verme” dediğini duyduk. Bu sırada en çok şaşırdığımız ise bu değildi elbette!

Kandırdı beni o siyah(kırmızı) gözler!

Eichen Evi’nde işler giderek karmaşıklaşmaya başlayadursun, partide Malia, Liam ve Scott’ın sarhoş olmamaları gerekirken kendilerini kötü hissetmeleri üzerine Hayırsever’in adamlarının orada da iş başında olduğunu anladık. Doğaüstü yaratıkları etkileyenin müzik olduğunu anlayan Scott, müziği kapatamadan polisler tarafından diğerleri ile beraber yakalanıp okula götürüldü. Tam üzerlerine benzin dökülüp yakılacakken Liam’ın arkadaşı sayesinde müzik durduruldu ve iki bölümdür gücü pek bir yerinde olan Alfa’mız Scott sayesinde Derek ve Breaden’in de gelmesiyle hayatları kurtuldu. Vay vay vay Derek, yeğenini de kurtarmaya gelmiş!

Püüü, yazıklar olsun sana da!

Heyecanı yarıda kestiğimiz Eichen Evi’nde ise Brunski tam Lydia’yı öldürmek üzereyken Parrish’in olayları anlayıp gelmesiyle Brunski’yi vurması bir oldu. Bir an hepimiz Lydia gibi Brunski’nin Hayırsever olduğunu düşünsek de Brunski’nin bunu yalanlaması ve aynı zamanda Meredith’in çıkıp gelmesiyle bizim saf, deli diye üzülüp acıdığımız Meredith’in aslında kasabaya dehşeti salan Meredith olduğunu anlamış olduk. Dedim ya uzun zamandır böylesine bir ters köşe yaşamamıştım. Teen Wolf beni şaşırtmaya devam ediyor. Yakında bitecek olması çok üzücü!