MedCezir bu hafta bir çok açıdan dönüm noktası yaptı. Öncelikle en sevindirici olanın yani en yakın arkadaşı Ayşe’nin acısına bile buz gibi yaklaşan, yapışkan Leyla’nın Tozludere’yi terk etmesinin sevincini paylaşmalıyım. Hazır Tozludereliler’den bahsederken, oranın yerlilerinden Yaman’ın annesi Nevin’in Ayşe’ye neden sahip çıktığını anlamamış olabilirim. Oğlunu aldatmamış mıydı Ayşe? Tozludere ile ilgili bir diğer gelişme Yaman ve Kenan kardeşlerin babalarının sonunda ortaya çıkmış olması. The O.C.’de Ryan’ın babasını küçüklüğümüzün Herkül’ü Kevin Sorbo’nun oynadığı düşünülürse yerlisinin pek başarılı olduğunu söyleyemeyeceğim. Üstelik adam aynı Batman’deki Penguin’e benziyor. Sesinin neden öyle çıktığını da anladık. Demek ki adam gerçekten vurulmuş. Son olarak artık Kenan hapishaneden çıksın diyorum ve Tozludereliler faslını kapatıyorum.

Gelelim Mira’ya. Aşk acısı çekip çekip, Yaman’a karşı naz dönemine geçmiş olması çok güzel oldu. Hah şöyle biraz kıymetini bil tatlım. Yaman da ne trip attı ne kapris yaptı şaşırdım kaldım. Gören de Tozludere'deyken evinin önünde görücüler sıralanmış sanacak. Kız iyi ki bir ‘’Tozludere’de değilsin,’’ dedi. Selim bütün bölüm Tozludere’ye ve Tozludereliler’e karşı aşağılayıcı genellemeler yaptı durdu sesin soluğun çıkmadı ya Yaman’cım? Ayrıca kızın çektiği dert değil. O Leyla denen ‘Lesh’ resmen dizi içinde mobbing yapıyor Mira’ya. Üstelik Yaman’a Giray ile görüştüğünü düşündüğü için kızmakta da haklı. Bir de şey dedi ya ‘’Neredeyse Orkun’u öldürüyordu’’. Ben Mira’nın bu Queen Bee tavırlarını seviyorum. İsyan şarkısını söylemeye, bütün arkadaş grubunu toplayıp o bara götürdüğü zaman da sezmiştim bunu. Şu havuz sahnesi de korkunçtu ama güzeldi. Yani Mira’nın düşünme şekli biraz tehlikeli ama başarılı. Galiba Deniz kızı olayı gerçek, o kadar süre su içinde kaldığına göre. Sonunda gerçekten cool bir esas kızımız var. Üstelik de karanlık tarafı daha baskın. Havuz sahnesini zaten beğenmişken bir de üstüne Orkunstar’ın gelmesi tabii ki olayı katladı. Nasıl koştu atladı ya.. Zaten bu bölüm Orkun-Mira sahneleri harikaydı. Birbirlerini gerçekten iyi tanıyorlar. Mira’nın Yaman’ın gözlerine sığınması üzerine Orkun da aynı şeyleri Mira için hissettiğini söylediğinde çok üzüldüm ben. Galiba bir kendine yedirememe durumu değil Orkun’unki. Gerçekten seviyor. Ve böylece sonunda Orkunstar’ın da iyi tarafını gördük. Çok fena aşık. Kıyamayız artık değil mi? Mira ile ilgili, havuzdan sonra bir başka kan donduran ama aynı zamanda hayran da bıraktıran an, şu depoda kapalı kaldıkları zaman hastalığına Yaman ilgi gösterince bunu kullanmasıydı.


Sade soda, portakallı soda ve karton bardakta çay keyfi.

Bu bölüm çok sevdiğim bir karakter olmasına rağmen Eylül’e gıcık oldum. Üstelik Quinn Fabray göz makyajını sürekli yapmasına rağmen! Ya nasıl Mert’ten utanırsın? Senin yapacağın kötülük Mira’yı Yaman’a karşı doldurmak olmalı. Mert ile beraber olduğuna utanmak sana yakışmadı. Tabii ki sen böyle eksiklenince, içinde iyi hiçbir hücre olmayan Hale ve tam bir sinek kuşu olan Eda üstüne gelir işte. Eylül-Mert-Tuğçe üçgeninde bu haftanın kazananı Tuğçe oldu. Mert’i sevdiği halde, Eylül’ün onunla sevgili olduğunu arkdaşlarından sakladığını söylemedi. Üstüne bir de Eylül’ün aşağılamalarıyla uğraştı. Gerçi Eylül’ün bu mean tavırları da dinamik tutuyor Mert-Eylül ilişkisini. Yine de Mert-Eylül ilişkisi güçlü bir erkek olmadan sürekli böyle devam edemez gibime geliyor. Orkunstar’ın bu yüzden dahil olmasını çok istiyorum bu aşka.