Şimdi biraz Ayşe-Harun-Maide cephesine dönelim. Bu kısımlar çok önemliydi. Harun Ayşe’nin de etkisiyle bu düşmanlığı bitirmeye karar verdi. Cihan’ın ofisine gitti konuşmaya ama Cihan (acaba neyine güveniyorsa; zaten hem suçlu hem güçlü) Harun’la barışmayacağını söyledi. Ona onca zarar vermişmiş. Ne zarar verdi acaba sana Harun? Sen zaten kendi hayatına yeterince zarar verdin; kimse sana senin kadar zarar veremez Cihan.  Yine de Harun iyi yaptı; 25 sene boyunca ölmüş bir insanın intikamını almaya çalışmak da ne bileyim biraz şey gibi; ‘get a life’ der ecnebiler. Maide Hala yerinden santim kıpırdamasa da, Harun’un biraz da Dilara’yı düşünerek bu kararı aldığını sanıyorum. İyi de yaptı da, işte Cihan iyilik yapılacak bir adam değil.  En azından Dilara tarafından bonus topladı diyelim artık kendimizi avutalım  ne yapalım.

Bu arada Cihan Candan’ı buldu. Burhan gizli bir el gibi sessiz sessiz Gürpınar ailesini izlemeye devam ediyor, Candan’ın yerini bulan adam aslında Cihan’ın değil Burhan’ın adamıymış. Ayy bu kadar erkek entrikası beni yoruyor.  Kadınların entrikaları daha zevkli. Bu Candan’ın çektikleri de nedir ya; her gelen ölümle tehdit ediyor. Bu sefer Cihan benim için çalışacaksın diye tehdit etti. Bu sahneler hiç olmamıştı yalnız. Candan bu uçurum kenarına kaç defa farklı kişiler tarafından getirildi ve ölümle burun buruna geldi artık ben sayamadım. Zavallım her seferinde nasıl dönüyor eve oralardan, orası da meçhul. Ozan’ı bir daha görmeyeceksin dedi de, zaten Maide istediği hisseleri aldı; biraz geç kalayazdın sanki Cihan’cım. Candan bu saatten sonra zaten istesen çekmez Ozan’ı.

Hisseler Ozan’dan Maide’ye; oradan da Harun eliyle Dilara’nın önüne geldi. Harun adeta bir süpermen, Dilara’nın düşünmesine hiç gerek yok; o her şeyi halleder. Nasıl da mutluydu dosyayı Dilara’ya verirken. Ama Dilara (nedense) bu işe hiç sevinmedi. Bunun  için neden trip yaptı anlamadım. Adam satıldığını öğrenmiş, Dilara’ya teslim etmek için almış. Daha ne istiyorsun? Üstüne yap o %10’u; Cihan’ın da ağzı kapansın. Her seferinde şirketten zırnık vermiycem diye höykürüyor. Öyle verilmezse böyle alınır, ohh canıma değsin. Ama piremsesimiz Dilara’nın ne düşündüğünü bilemiyoruz tabii. Bu işe çok bozuldu, Harun’u da haşladı. Bu kısmı valla anlamadım, yorumlayamıyorum. Acaip kız tribi yaptı yani. Neyse Dilara’nın bildiği bir şey elbet vardır, bizim fakir aklımız ermez.

Biraz da kızlardan bahsedeyim,  zira o kısım fıkır fıkır kaynıyor. Tatliş Deniz, Cihan’la samimiyeti ilerletti. Kayınbabası Deniz’in ofisine elinde çikolatasıyla hayırlı olsun ziyaretine gitti. Aman efendim işte projelere bakmalar, fikir vermeler falan. Bu hayatta iyi insanın işleri hep rastgider. Hasis, içten pazarlıklıların da her işi ayağına dolanır. Burhan’ın gizli eli Deniz’in hayatını o kadar değiştirdi ki, eski hayatını hiç yaşamamış gibi mutlu şimdi. Cihan’dan gelen bu yakınlığın da etkisiyle Cansu’ya sembolik de olsa tektaş yüzük aldı. Ne zaman istersen o zaman evleniriz, sevgimizin bir nişanesi olsun diyerek teknede Cansu’ya yüzüğü taktı. Cansu havalara uçuyor. Hazal da tesadüfen yüzüğü gördü ve delirdi. Çıkıp kendi kendine kocaman yüzük aldı. Tam bir ruh hastası değil mi? Özgür’ün eline yüzüğü tutuşturup hadi bana bunu tak dedi.  Ay Hazal, alemsin gerçekten. Nasıl bir evrende yaşıyorsun, kafanda neler dönüyor gerçekten anlamıyorum. Senden bir cacık olmaz demiştim; beni yine haklı çıkardın. Bu sahneye gül gül öldük. Özgür şok oldu garibim. Çok manyak görmüştür ama böylesinden korkması gerektiğini artık idrak etse iyi olur. Tavuk gibi yoluyor aklı sıra ama Hazal yaptıklarını bir anlarsa, o kıvırcık saçlarını her boğumundan ayrı ayrı yolar. Özgür’ün eski sevgilisi hamileyim diye çıkageldi; Özgür de Hazal’dan kapızladığı 13 bin lirayı kıza çocuğu aldırsın diye verdi. Bu iş burada tabii ki bitmeyecek, merakla bekliyoruz.

 Hazal bu bölümde performansının zirvesindeydi. Olanca lafı sağa sola taşıdığı yetmedi, bir de eli değmişken Özkan’ın foyasını ortaya çıkardı. Sevinç Özkan’la görüntülü konuşurken – ve tabii yine Özkan atıp tutarken- Hazal da tesadüfen ordaydı. Ve yapacağını yaptı. Özkan garibim suratında telefon kalakaldı. Sevinç de gerçeği öğrendi. Sevincin evlere şenlik annesi yine de Özkan’la barışması gerektiğini söylüyor. Sonuçta Cansu’nun öz babası. Aç açıkta bırakmazlar, e kapıya da zenginler dizilmediğine göre. Şu anda eldekilerin en iyisi Özkan. Özkan yine yırttı gibi yani.

Bu bölümde Maide’ciğime biraz üzüldüm. Hayal’in mezarının başında da, Ayşe’nin evinde de hep hayal kırıklıklarıyla doldu. Harun’un Hayal’in intikamını almaktan vazgeçmesinden  dolayı çok üzgün. Ayşe’nin bir sözü Harun’un içine kurt düşürdü. Bu neyin hırsı ki, 25 yıldır aynı düşmanlık. Sonuçta Cihan kızı elleriyle öldürmüş değil. Ayşe’nin bu konuda biraz haklı olduğunu düşünüyorum. Açıkçası Hayal hikayesini ilk duyduğumda da ‘e bu kadarcık şey içinmiymiş bunca tantana’ hissine kapılmıştım. Ama bazı kadınlar böyledir, Maide gibi kadınlar  bir fikre sıkı sıkıya tutunup tüm hayatını bunun için harcayabilir; sabırla yıllarca bekleyebilir, etrafındaki herkesi bu amaç için güdebilir. Ama işte bazı erkekler de biraz böyledir; onları çok kolay etkileyebilirsiniz. Yıllarca Maide Hala’nın iplerini tuttuğu Harun’un üzerinden yapılan intikam planı; bir gecede Ayşe’nin sözleriyle yıkılabilir. Ama bu etkiyi yaratmak için çok güçlü bir karakterinizin olması gerekir. Ya Maide gibi ateş, ya da Ayşe gibi rüzgar olmalısınız; yoksa ne olduğunu bile anlayamadan külleriniz etrafa savrulur.

Bölüm kapanırken, Dilara tesadüf eseri Maide’nin kim olduğunu öğrendi. Noktalar birleşti ve Maide-Harun bağlantısı çözüldü. Alaz’ı kaçırmaya yardım edenin de, evine kadar girip emziği alıp DNA testini yaptıran da Maide’ydi. Dilara bunu affetmeyecek, dolayısıyla da Harun. Maide için çanlar çalıyor gibi.

Son derece bomba bir 71. bölüm fragmanı da gördük. Haftaya sezon finalinde görüşmek üzere...