Şu Orhan Solmaz’ı arayan kadın kim ya? Bu sezon başladı başlayalı “Orhan Solmaz’ı tanıyor musun?” sorusuna “Tanımıyorum,” cevabı verenler öteki dünyaya gittiler. Kadın bir ara kediyi kucağına aldığında alışkanlık haline geldiği için ona da o soruyu soracak, cevap alamayınca onu da vuracak sandım, öyle bir korku benimki. Rica ediyorum artık biri tanıyorum desin şu adamı, bakalım tanıyorum diyene ne yapacak?
Benim küçük prensim Sinan'ım :) yahu sen çok tatlısın artık ödevlerin de senin kadar tatlı. Ama o ödevleri babanla yapman duble tatlı. ‘En çok turist nereye gidiyor?’ cevabı tam Poyraz Karayel’lik. Cevabımız Atatürk Havalimanı :) Ha bir de bu cevapları çatışmaya ramak kala veriyor! 10 parmak 10 marifet, ya seni kim sevmez be adam!
Mümtaz koskoca amirsin operasyon sırasında nasıl hareket edeceğini bilmiyorsun. Ya bırak bu işleri, ya da biraz Poyraz’dan ders al. Bir sakarlığı yüzünden silahlar havada uçuştu ve Yavuz hak ettiği gibi vuruldu. İşte tam da olaylar burada başladı. Yavuz kaçmayı başarabildiği kadar kaçtı ve sonra annesi Nevra Hanım’a ulaştı. Kadın ne mi yaptı dersiniz, buzlar kraliçesi diye boşuna demiyorum, buz gibi soğukluğuyla kan kaybı yaşayan oğlunun yanına sandalye çekip oturdu ve başladı hikayeye. Meğer Nevra Hanım kocası Sadık Bey’i öldürmüş, hem de kendi elleriyle. Sadık Bey Çınar'ın öz oğlu olmadığını öğreniyor, zaten hastalığa yenik düşmek üzere olan bedeni iyice kötüleşiyor. Nevra Hanım’a hesap sormak isterken Nevra Hanım onun hesabını kapatıyor. Nevra’yı öldürmek için doğrulttuğu silah, onca yıl başını birlikte yastığa koyduğu Nevra Hanım tarafından kendi kafasına sıkılıyor. Ve adı da intihar süsü verilmiş cinayet oluyor. Bunları Yavuz’a anlatırken Yavuz’u kan kaybıyla baş başa bırakıp gideceğini düşündüm. Kadın zaten adamı sevmiyor, adamdan olan oğlunu hiç sevmez. Yavuz eceliyle ölecek derken kadın resmen oğlunu, öz oğlunu boğarak öldürüyor. Ben şok, ben iptal. Bu kadarı da olamaz dedim ama oldu. Bu kadından ciddi anlamda korkmaya başladım. Kadın elini kolunu sallayarak gitti, Yavuz pisi pisine öldü derken, her cinayet peşinde bir iz bırakır derler ya, son anda Nevra Hanım’ın düğmesini Yavuz’un elinde gördük. Bu düğmeyi Poyraz gördü ama bir düğme bir cinayeti çözer mi bilemem. Başka dizi olsa belki zor derdim ama o düğmeyi Poyraz bulduysa çok değil bir sonraki bölüm, bilemediniz 72. bölümde bu düğüm çözülür gibime geliyor.
İzlerken hem eğleniyorum, hem ağlıyorum, hem korkuyorum, hem aşık oluyorum. Ah Poyraz Karayel başka hangi hayatlara ne şekilde dokunuyorsun acaba çok merak ediyorum. Sevgiyle kalın, görüşmek üzere.