-Bu arada küçük bir dipnot: Barış Arduç bazen fazla kasıyor kendini ve bu gülümsemesine de yansıyor. Bu ekran başındaki seyirciyi bir yerden sonra itebilir aman diyelim. Gülerken zorlanmasın daha içten daha samimi gülebilsin ve bunun için ne gerekiyorsa yapılsın, pls!-

Deniz kenarında suda yürüyen Ömer ve Defne’nin şapşik ve eğlenceli halleri televizyon başında keyifli anlar yaşamamıza ve hatta deniz kenarına gitme isteğimizi gidermemize neden oluyor adeta. Tabii ki biz deniz kenarına gitsek yanımızda bir Ömer İplikçi olmayacak ya, nys :/

Defne ile konferans salonuna gelen Ömer, Defne gülsün diye zorlamalara başlıyor ama Defne nuh diyor da peygamberi eklemiyor sonuna! Hatta hırsını alamayıp konferans afişindeki Ömer İplikçi resmine kalem yardımıyla saldırı düzenleyip güzelim adamın tipini adeta kaydırıyor ☺

Ömer konferanstayken Nihan’la konuşup aşk üçgeni hikâyesinin asıl kahramanlarını öğrenen Defne kısa çaplı bir şok yaşasa da kısa sürede kendine geliyor gelmesine ama anlattıklarıyla Nihan’dan duyduklarını birleştirince ortaya çıkan şey onu afallatmaya yetiyor. Tam o sırada Ömer’in gelmesi ile de duyguları iyice karışıyor ve kendini bir krizin ortasında buluyor adı kıskançlık olan.

Defne Ömer’e olan duygularını keşfetme derdine düşmüşken Sinan da büyük aşkı(!) Yasemin’i kendi evine getiriyor. Güzel, romantik bir gün hayalleri kuran Sinan’ı ise büyük bir sürpriz bekliyor. Henüz kapıdan içeri girmeleri ile Yasemin ilk tepkisini gösteriyor ve köpek yüzünden gerilim yaratıyor. Yasemin aklı sıra Sinan’ı bezdirme ve kendinden uzaklaştırma derdinde ve bu isteğini gerçekleştiriyor sonunda. Tüm gün yüzünü bir an olsun güldürmek için uğraşan Sinan’ı resmen zıvanadan çıkararak büyük bir başarıya imza atıyor.

Gerekli gereksiz tripler, burnu büyüklükler, küçümsemeler ile Sinan bir yandan sınanırken bir yandan da kendini sorguluyor haklı olarak. “Ben nasıl buna aşık oldum?!” diyor içinden ama biz duyuyoruz tabii ki ve katılıyoruz: Sahi Sinan’cım sen nasıl ve neyine aşık oldun Yasemin’in?

Günün sonunda ise Sinan birkaç gün önce evinde olan Defne ile Yasemin’i karşılaştırıyor aklında ama burada ufak bir gerilim yaşıyoruz ekran başındakiler olarak ve tek tahmin sunuyoruz: Sinan Defne’ye aşık olacak! Ama olmasın ya. Tamam iki oyuncunun kimyaları tutmuş olabilir ama iki yakın arkadaş tek kıza aşık klişesi artık baymadı mı izleyiciyi veya diziyi yazan senaristi?! Sinan-Defne iki iyi arkadaş, iki güzel dost olarak kalsınlar iki o nefes aldırıcı eğlenceli sahnelerle kendimize gelelim, arkadaşlığı, dostluğu bir kez de ekran başında yaşayalım.

Kaçın Kurası şarkısı eşliğinde görsel bir şölene imza atan Ömer Bey’ciğimiz Defne’nin olduğu gibi bizimde aklımızı almayı başarıyor. –Ufak bir dipnot daha sunalım lütfen çok fazla slow motion uygulanmasın şu dizide çünkü samimiyeti öldürüyor ve sahneyi yapaylaştırıyor-