Manitaları telefonlarına cevap vermeyince Fatih ve diğerleri de işkillendiler. Hemen Mete’nin takip sistemi mekanızması devreye girdi. Mete kızların telefonuna bir mesaj göndermişti. O mesajı açtıklarında yerleri belli olacak, onlar da kızları takibe alacaklardı.
Tabii işlerin sarpa sarması adettendir. Gündüzki görevlerden yorulan Zeynep akşam olunca hemen uyumak istedi. Ama öncesinde tuvalete gitti ve tam o sırada telefonuna bir mesaj geldi: Gece yarısını bekle. Jack.
Mesajı okuyan ise tabii ki Fatih’ti ve bu Jack’in, Ertan’ı kandırmak için sarfedilen ‘Selim’in babası Jack’ cümlesindeki Jack olduğundan emindi. Durumdan iyice şüphelendi Fatih. Zeynep’i kesin takip etmeliydi. O sırada uykuya daldı ve yine o meşhur rüyalarından birini gördü.
Rüyasında Zeynep Jack ile kaçıyordu. Ama bu sahne beni çok güldürdü. Aslında komik olan Jack’in tipiydi. Jack denince benim aklıma Lost’taki Jack geldiği için mi bu kadar güldüm bilmiyorum ama, Zeynep’in Jack baya baya zenci, dik dik saçlı, hatta Eminönü’nde saat satan zenci adamlara benziyordu. Neyse ki Fatih hemen uyandı.