Ertesi gün, eniştesinin yanında yönetici asistanı olarak işe başlayan Orhan da ilk iş gününde ofiste hazır bulundu. Ama Orhan’ı bir sürpriz bekliyordu. İki gün önce ‘Ben şirkette işe başlıyorum siz de kendinize iş bulun’ dediği Cevat’la Kamil de şirkette işe başlamışlardı. Onları da Fatih almıştı işe. Orhan bozulduysa da yapacak bir şey yoktu.
Ama dananın kuyruğu sonradan koptu. Öğrendiği haberle adeta deliren Mukaddes oğlunun ofisini bastı ve Zeynep’le ikisini birlikte görünce çıldırdı. Üzerine bir de Fatih gerçekleri dökülünce Mukaddes hoop kendini yerde buldu. Zeynep’in zafer gülüşü görmeye değerdi doğrusu…
Ertan’a gelince…
İnsan öz evladının kokusunu alırsa bir daha o kokunun peşini bırakır mı? İstese de bırakamaz mı?
İşte işler tam da bu noktada tekrar sarpa saracak gibi.
Zeynep’i arayan Ertan oğlunu görmek istedi. Buna hakkı var deyip aldı gitti Selim’i Zeynep. Ertan ilk kez oğlunu kucakladı ve kokladı. Fatih’in gözünden yaşlar süzüldü.