Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
logo logo logo logo logo
Bu sitede yer alan yazılardan yazarların kendisi sorumludur.
Referans vermeden kullanmayınız.
ÖZETLİYORUM
Doğrular, yanlışlar ve aşk …
Sezon: 1 Bölüm: 51

 

"Mutluluğun gözü kördür, yalnızlık sağır. Ondandır biri tökezleyerek yürür, öbürü uykusunda bile bağırır."*

Bazen kör, bazen sağır olabiliyorsun. Öyle olmak istiyorsun çünkü. Defne Ömer'i koşulsuz, “ama”sız seviyor. Her şeyiyle, her haliyle, tüm kusurlarıyla... Gerçek aşk bu değil mi zaten? Fragman yorumumda “Aşk, inişleri, yokuşları, çukurları, tümsekleri olan bir yolda iki kişinin birlikte yürümesidir aslında. Yolun sonunda, aşk gerçekse eğer birlikte yürüyen iki kişi de kazanacak demektir.” diye yazmıştım. Defne “Düşünüyorum da hiçbir yolumuz dümdüz olmadı. Bir sürü engel, bir sürü engebe…” dediğinde Ömer’in verdiği cevap “Borçluyuz o yaşadıklarımıza Defne. Onlar sayesinde buradayız. Daha iyi tanıdık birbirimizi, daha çok sevdik. Kusurlarımızla…” benim için gerçek aşkın tarifi bu işte. Ömer de bunu anlamış görünüyor. Bir zahmet anlasın artık lütfen! Bundan sonra, yolları ne kadar engebeli olursa olsun, onlar birbirlerini kusurlarıyla sevecekler. İşte şimdi "tam" oldular aslında! 

Fragman yorumumda bu bölümün 13 ve 14. bölümlerin bir karması olabileceğini yazmıştım. Hatta bölüm sonu şarkısının bile 13. bölümdeki o muhteşem son sahnenin şarkısı olan Sezen Aksu'nun Aşk şarkısı olmasını istemiştim. Defne dağ evine gittiğinde Ömer'in o içten gelen "Buradasın," demesi; bu sefer aynı içtenlikle Defne'den geldi. İlki Ömer’in, ikincisi ise Defne’nin hayaliydi. “Sen bana bakıyorsun ya! Sanki böyle bir rüzgar çıkıyor. Bizi hiç bilmediğimiz, daha önce gitmediğimiz bir yere alıp savuruyor öyle.” O güzel aşkın başlangıcıydı bu sözler aslında. Rüzgar aşkı temsil ediyordu. “Yeniden bir rüzgar çıkar mı dersin? Çıktı bile…” Sonunda Aşk ve Gurur'da kazanan aşk oldu. Hem de öyle bir kazandı ki o yeniden çıkan rüzgâr ta İstanbul'dan hissedildi. Türkan'ın kalbinde ılık bir his, İso'nun gözlerinde gülen bir ışıltı ve Neriman'ın yüzünde mutlu bir gülümseme olarak...

"Gelmesen önemli değil. Gelsen önemli olurdu."*

Ömer'in Defne'ye gitmesi bizim için çok küçük, ama Ömer için çok büyük bir adım ve Defne için çok önemli. Baksanıza kendi bile gelmesine şaşırdı. "Beni affetse bile gurur yapardı," diye düşünüyormuş kızımız. Bazı şeyler illa sözle anlatılmaz. Bazen bir bakış, bazen bir sarılış yeterli olur her şeyi çözmeye, affetmeye. Bazen de sadece bir ıslık, ama Rossini çalması şartıyla... 

Şimdi birbirlerinin ışığını yansıtan iki yıldız onlar ve gökyüzünde yerlerini aldılar. Gittikçe daha çok parlayacaklar.

1 2 3 4
Seyda Yalvaç
18/06/2016 19:25
YORUMLAR




BUNLAR DA VAR