Shameless’ta sezon finalinden bir öncesini geride bıraktık. Carl hala içeride ve ondan habersiziz. Bir önceki bölümde Ian da askeri hapishanenin yolunu tutmuştu. Fiona ve Gus ilişkisi muallak. Bir yandan da patron Sean var elbette. Eh! Sammi’ye kızgınız bütün Gallagher’lar gibi… Lip üniversiteye iyice ısındı. Yavaş yavaş neye sahip olduğunun farkına varıyor, bunda sevgili profesörünün de katkısı yadsınamaz. Sevişmeye devam kısaca… Frank mi? O da Bianca’sı ile 10.000 dolarlık viskileri yudumluyor. Yıl 1939!!!
Finalden önceki son durak itibariyle diyebilirim ki genel olarak iyi bir sezondu ancak yine de beklentilerimin altında kaldı. Sezon finalinden de heyecan beklemek yanlış olur. Jimmy’nin gelişi bile bizi heyecanlandırmadıysa yapacak pek bir şey yok! Söylemiştik, ağzımıza çalınmış bir parmak bal oldu kendisi. Gidişi de çok üzmedi o yüzden.
Mahalle değişiyor ve bu değişimden insanlar da nasibini alıyor. Gallagher’lar da büyüyor elbette. Liam koca çocuk olmuş, görüyoruz. Diyordum ki, bizim mahalleli kolay kolay pes etmez. Sezon başladığından çok farklı bir hal aldı. Sheila gitti, Carl hapiste, Ian başka âlemlerde! Lip bile bu bölümde o mahalleyi ele geçiren orta üst sınıfın çemberine girdi. Yine de hala onda bir umut görüyorum.
Bölüm için söyleyecek çok bir şey yok ya da belki de söyleyesim yok. Sezon sonu gelmiş ve diziye dair merakla beklediğim tek bir şey yok. Geçen sezon öyle miydi? Frank’in muhteşem konuşmasıyla elveda demiştik. Peki, bu sezon? Ne bileyim diziye birkaç bölüm için gelen Bianca ölse ne olacak ki? Ya da Lip hocasıyla tartışsa falan… Ian’ın durumu zaten belli ve bir de Monica geri döndü. Yalan değil, özlemişim. O şaşı, çılgın bakışlı kadını özlemişim. Ama tat vermedi. Dedim ya heyecan yok. Çok muhteşem başlayan sezon sürekli geriledi.
Aile büyüdü, sorunlar birinin olmaktan çıktı ve herkese yayıldı. Neredeyse Liam bile bundan payını alacak. Ama o şimdilik iyi aman ona bir şey olmasın. Hani derler ya “…çok bozdu.” Shameless bozmadı sadece manasızlaştı. Gus kim? İşlevi ne dizide anlamak mümkün değil. Fiona’ya olgunluk katar, sorumluluk sahibi yapar dedik ama öyle olmadı. Sanki dizi 6. Sezon onayını aldı diye (tamam bölümler çok önce çekildi biliyorum) geçiş sürecine girmiş gibi.
Durgun, durgun, durgun… Kev ve V’nin bilardo masasında, patlamış borudan fışkıran suların altında sevişmesi bile renksiz, katı ve heyecansızdı. Biliyorduk biraz sonra ne olacağını. Neredeyse koca sezon Carl ve Ian’ın hapishaneye düşmesinden başka heyecan verici bir şey olmadı. Hah! Şahane bir Frank’le Hangover Saatleri bölümü var elbette…