Diğer tarafta Fadik Şaziment’in kendini sürekli yerden yere vuran haline hala bir anlam veremediği için üzerine gitti kızın. O da döküldü her şeyi. Ama ne dökülme… Fatih ve Zeynep’in yalandan ayrılığını, kendisinin bu oyuna nasıl Fatih’in yalandan sevgilisi olarak dahil olduğunu, annesinin onu Fatih’in sevgilisi sandığı için Cevat’la nişanladığını hepsini anlattı Fadik’e. Ama tabii Şaziment diliyle. Bütün olan biteni bir rap şarkısı gibi, bir çırpıda, takır takır sıralayınca Fadik’e, O’na düşüp bayılmak kaldı elbette.
Akşam Meryem ile Zeynep otururlarken Vahit konusu açıldı ve Zeynep annesine Vahit’i kendisinin kaçırdığını –ama sanki tek başına yapmış gibi- anlattı ve Ertan’la ikisini bir ıssız adaya bıraktıklarını söyledi. Kadın hemen Birol’u gönderdi adaya Vahit’i aldırmaya. Ama Ertan’ı kötü bir sürpriz bekliyordu, O adada kalacaktı! Oh içimizin yağları eridi.
Zeynep Antalya’ya diğerlerini de götürmeyi önerdi. Herkes için harika bir plandı bu. Hem Orhan’la Selin de balayı yapmamışlardı. Fatih’e de ne güzel (!) bir sürpriz olurdu. Plan tamamdı, sabaha orada olacaklardı.
Sabah olup da Zeynep ekiple, Fatih de teyzesi ile Antalya’ya vardığında ilk işi Fatih’in odasına dalmak oldu Zeynep’in. Fatih kabaran hormonları ve derin özlemi ile karşıladı karısını ama o da ne? Fatih’e sürpriz yapan bir tek karısı değildi!
Bu arada Antalya’da Fatih ve Zeynep’i bir araya getirme gibi ulvi bir görevi üstlenen Mukadder Hanım otelde, zengin ve dul işadamı Servet Karun’u görünce tüm planı değişti. Adamı baştan çıkarmak için gösterdi Mukadder’liğini…