Okuması izlemesinden daha heyecanlı!
* Geçen hafta Sinan hakkında dediklerimi çıktı aldım ve kağıdı yedim üzüntüden. Paşam kıyamam mahvoldu çocuk. Acıdan pıt diye burnu falan düşecek sandım. Ya saçmalama kanka canını sıktığın şeye bak, hepimiz birer tane bir şeyler tasarlasak sabaha kış kreasyonu hazır. Ben resimden 100 falan alıyordum olm ciddili diyorum.
* Yasemin Ömer'e, Sinan'a, şirkete mi üzüldü yoksa ''madem bi kötülük yapılacaktı, ben yapardım sizin haddinize miydi!'' düşüncesi mi vardı kafasında bilmiyorum. Ömer'in aklına direkt Yasemin gelince, üstüne bir de Koray onun üstüne gidince resmen üzüldüm. ''Kim yapacak senden başka'' dendi kadına. İnsan doğruyu öğrenince bir özür diler. Zamanında ayakkabıyı hiç etmişti, çok sinirlenmiştim. Koray bunu söyleyince ona bile sinirlendim sus ispikçi diye. Yalnız o değil de, Ömer hiç üstelemedi bu işi. Doğru mu bu? Bu kadar. Zayıf halkanın Sinan çıktığını öğrendiklerinde ise Ömer'in o çaresiz ve içi parçalanmış, kızsın mı kahrolsun mu bilemediği, ki Barış Arduç harikaydı, o haline mi üzüleyim; yoksa Sinan'ın çaresizce itiraf edip günah çıkarmasına mı ağlayayım bilemedim. Bağırıp çağıramadı bile, dudakları titredi sadece. Bu Deniz'in Tranba mıdır nedir o şirketini kökünden aleve vericem şimdi. Ziyan ettin mis gibi dostları. Bırava. Hayır bir de bazı tipler vardır ya, kavga edip deşarj olayım desen yapamazsın, daha çok sinirlendirir. Sinan yumruk atıyor, adam sırıtıyor. Bu nasıl bir karakter çıtası ki her şey üstünden geçiyor?
* Biraz önce Sinan ve Ömer'e üzülürken bir sahne sonra Koray'ı görüyorum ve bir anda toparlıyorum. Böyle bir şey olamaz, adam acıklı bir olayı bile öyle tatlı tatlı anlatıyor ki gülesim geliyor. Yaban ellere uçan kış kreasyonu asjafsklfjak. İlk üç yapacak olsam Defne, Ömer ve Koray derim. İyi ki düşünmüşsünüz, yaratmışsınız bu karakteri.
